| Tiyatro Kursu | Şirket Tiyatrosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
| Ana Sayfa | Hakkımızda | Yazılar | Haberler | Yazarlar | Tiyatro Oyunları | Tiyatro Grupları | Sanatçılar | Kaynak | Duyuru Panosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Tiyatro… Tekst Arayanlar… Sirkçiler… Kemal Oruç Tiyatro eğlence yeri değil, büyükler mektebidir. Muhsin Ertuğrul “Türkiye… Tiyatro… Uyanmak” adlı makalemde “Komediyse gelirim.” diyen seyircilere ateş püskürmüştüm; oysa şimdi daha da kızgınım. Çünkü amatör ya da profesyonel olan ve bir oyun sahnelemek isteyenler, hem e- posta yoluyla hem telefonla arayarak hem de birebir görüşmelerde, “Komik olan oyun teksti önerir misiniz?” diyorlar! Üstelik siteleri ve e- posta gruplarını incelediğimde her yıl yüzlerce kişinin bu tür ilanlar bıraktığını gördüm. Bir yazar; aslında onu rahatsız eden bir problemi yazar. Bir şeylerden şikayetçidir ve yazdığı eserle rahatsız olduğu bu durumu düzeltmeye uğraşır; en kötü ihtimalle, yazdığı eseri okuyan ya da izleyen insanların, bu durumun farkına varmasını ister. Bir yönetmen; bir eseri okuduğunda problemi anlar, durumu oyuncularla paylaşır. Tam bu noktada işin içine bir de estetik kaygı girer. Yönetmen, bu kaygıyla, problemi çözerek ya da çözümü seyirciye bırakarak, sahneye koyar. Bir oyuncu; problemi anlar, yönetmenden bu problemi ya da çözümü alır ve seyirciye estetik bir biçimde teslim eder. Seyirci; oyunu izler, durumu görür, problemi ve belki çözümünü alır ve duygusal değişimle salondan çıktıktan sonra bu durumu düzeltmeye uğraşır. Oyun, yazılmasından seyirciye teslim edilmesine kadar, parça parça işlenmiş olsa da, aslında bir bütündür. Yani yazar- yönetmen- oyuncu insanlardan aldığını, işleyerek, tekrar insanlara teslim etmiştir. Bundan yola çıkarak, okumayan, araştırmayan, bir şikayeti olmayıp da rastgele bir “komedi teksti” arayan kişilerin aslında tiyatroyla hiç de ilgisi olmadığını söyleyebilirim. “Bu kadar sıkıntı, yoğunluk içinde seyirci sadece komedi izlemek ister.” diyorsanız, “Zaten ‘sadece komedi izleyen’ seyirci bunca sıkıntıya sebep oluyor!” derim. Amacınız, hiç kafa yormadan, sadece eğlenmekse lütfen bir sirke gidin! Amacınız, hiç kafa yordurmadan, sadece eğlendirmekse lütfen hemen gidip bir sirkte işe başlayın! Hala “Bizim seyircimiz sadece komedi istiyor.” diyorsanız, buyurun, okumaya devam edin: Geleneksel Türk Tiyatrosu'nun temel öğelerinden biri, hatta en önemlisi, güldürüdür. Yüzyıllarca, seyirci eğlenmek ister, diye düşünülmüş ve eleştirel olanlar bir yana, çoğunlukla, salt eğlencelik oyunlar yapılmıştır. Ama Çağdaş Türk Tiyatrosu’nun kurucusu Muhsin Ertuğrul'un eğlence anlayışı farklıydı. Kantolar, vodviller, operetler, farslar havada uçuşurken, Muhsin Ertuğrul trajedileri ve klasikleri sahneye koyarak, salonları aylarca dolu tutmuştur. Ve hatta klasikleri köy kahvelerinde, meydanlarda bile oynatmıştır. Ve görülmüştür ki insanlar bir trajedi izlediğinde de eğlenebiliyormuş. Herkesin, farklı yörelerde sahnelenen oyunları inceleme şansı olmadığından, belki televizyon bu anlamda güzel bir örnek olur: Bir zamanlar Yeşilçam'ın klasik Türk dramlarını gözünü kırpmadan izleyen halkımız sonra sırasıyla pembe dizileri, televoleleri, sit-com'ları, pop starları, ağlayıp zırlayan kadın programlarını ve şimdi de doğaçlama gösterileri(tiyatro değil) gözünü kırpmadan izliyor. Ama şunu vurgulamak gerekir: Sit-com döneminde dram konusunda tavan yapmış Altıncı His, bilmem kaçıncı boyut gibi programlar da bolca seyirciye sunulmuş ve benim halkım da, maalesef, büyük ilgiyle ve hatta reyting rekorları kırarak, bunları izlemiştir! Görülüyor ki siz seyirciye ne sunarsanız seyirci onu alır. Önemli olan doğru olanı verebilmek ve seyirciyi(halkı) doğru olana yönlendirebilmektir. Dümdüz, içi boş, sadece eğlendiren veya sadece duygu sömürüsü yapan yapımlar ancak ve ancak her şeye seyirci kalan, dümdüz bir toplum yaratacaktır. Seyirci eğitilmelidir ve asla çevresinde olup bitene seyirci kalmamalıdır! Salt güldürmek bir yana, güldürürken, aynı zamanda seyirciye bir şeyler de verebiliyorsanız ne mutlu size. Öyleyse, yavaş yavaş, insanları, güldürüyü kullanarak, bilgiye doğru yönlendirmek gerekir. Elbette sonrasında tiyatronun asal işlevlerini öğrenen seyirci, türü ne olursa olsun, her eseri büyük bir ilgiyle izlemeye devam edecektir. Şimdi gelelim neler yapacağınıza: Öncelikle bir tiyatro oyunu çıkarmak istiyorsanız, öyle sağdan soldan toplama tekstlerle olmaz bu iş. Adam akıllı bir arşiv oluşturup sadece oynanacak oyunu seçmek için okuma çalışmaları yapmalı ve karar verilen oyunu da üslubuyla çalışıp çıkarmalısınız. Elinizde seçenekler olmalı ve hangisini oynayacağınıza okuyarak, inceleyerek karar vermelisiniz. Öncelikle bir tiyatro oyunu çıkarmak istiyorsanız, öyle sağdan soldan toplama tekstlerle olmaz bu iş. Adam akıllı bir arşiv oluşturup sadece oynanacak oyunu seçmek için okuma çalışmaları yapmalı ve karar verilen oyunu da üslubuyla çalışıp çıkarmalısınız. Elinizde seçenekler olmalı ve hangisini oynayacağınıza okuyarak, inceleyerek karar vermelisiniz. Oyun arşivi yapmak için de önceliklerinizi belirleyip buna yönelik oyun tekstlerini kitabevlerinden, yakınınızdaki tiyatrolardan ya da elinde tekst olan arkadaşlarınızdan bulmalı, en kötü ihtimalle internetten sipariş edebilirsiniz. Tekstleri alınca oturup uygun olup olmadığına karar vermelisiniz. Öncelikten kasıt, oyunun türünü(komedi, dram vs.) belirlemektir. Sağdan soldan rastgele tekst istemekle bu işin olmayacağı kesin. Bir yazar, yeri geliyor bir oyunu yazmak için yıllarını veriyor; çoğu kimse iki saat oturup okuyamıyor bile. Sanatta tembelliğe yer yoktur! Amatör olmak "işime gelirse çalışırım" mantığını taşımamalı. Amatörlüğün en büyük eksikliği zamanı kullanamamaktır. Dolayısıyla son anda yetişen ya da yetişemeyen, bir sürü eksiklerle seyirci karşısına çıkan oyunun tiyatroya zarar verdiğini bilmenizi isterim. Ne olursa olsun izlemeye gelen seyircinin iki saatini alıyorsunuz. Bu iki saat önemlidir ve hakkını vermek gerekir. Tiyatro yapmak istiyorsanız kendinize çekidüzen vermeli, çalışarak, yeni olanı bularak, yaratarak bu işin içinde yer almalısınız, yoksa SAHNE KİMİ VE KİME KUSACAĞINI BİLİR! Hangi yörede oynandığı önemli değil, türü her ne olursa olsun, iyi çözümlenmiş, rejisi ve oyunculuğu iyi olan ve teknik olarak da gerektiği gibi çalışılmış oyunun, tanıtımı da iyi yapılırsa, emin olun seyirci salonu her zaman doldurur. Trajedi bile olsa... 80 sonrasında ekonomik ve siyasi oyunlarla düzleştirilen, kolaya alıştırılan ve uyutulan toplumumuz, ancak ve ancak doğru sanatla, doğru eğitimle ve doğru iletişimle uyanacaktır! GÜNLERİNİZ AYDIN OLSUN SEVGİLİ DÜŞÜNCE DOSTLARI! Kemal ORUÇ 25. 6. 2008 www.kemaloruc.com kemaloruc@gibiyapanlar.com Yazarın Tüm Yazıları Paylaş Tweet Ş. Ali EREN - ( 7/15/2008 ) Kesinlikle katılıyorum bu öfkenize. Ben belediye tiyatrosunu bu yıl kurdum. halkımız tiyatroya pek ilgi duymuyor. Öncelikle onları salona getirmek için bende malesef önce komedi oyunlarını seçtim. Bir kaç sezon komedi oynayarak insanları salona getirmeyi düşünüyorum. Eğer bunu başarabilirsem sonraki yıllarda dram ve trajedi düşünüyorum. Malesef bu aslında bir strateji. Önce halkın istediğini vererek onları salona toplamak, sonra kendi vermek istediklerimi vermek. ( toplumsal mesaj içeren oyunlar ) Elbette Komedi oyunlarında da bunu sağlamak mümkün. Umarım başarabilirim. TAHSİN - ( 7/17/2008 ) Kemal hocam size tamamen katılıyorum on ylıdır amatör bir tiyatro grubunda oyunculuk yapan biri olarak..Fakat sizin bahsettiğiniz derecede bilinçli amatörler pek az çıkar diye düşünüyorum....... Saygılar.... gamze_nur - ( 11/25/2008 ) benim arkadaşım da tiyatrocu okulumuz da ve devlet tiyatrosunda oynuyor ....çok zor olduğunu ondan biliyorum sizin bu eserinizde de öğrendim...bende oynamak bir çok eserde yer almak istiyorum ama zor olduğu için korkuyorum....ALLAH yardımcınız olsun....ne diyeyim.. kayrak - ( 7/8/2008 ) Tiyatro "sana bir miktar para verdim, hadi beni güldür" zihniyetiyle yapılan bir sanat değildir.öfkenizin önünde saygıyla eğiliyorum.elinize yüreğinize sağlık... neşe - ( 11/21/2008 ) aynı durumdan basımız ağrımıs.açıkçası benım gıbı düsünen yok sanıyordum sizin sayenizde yalnız olmadığımı anladım.... kendı adıma size cok tesekkür ediyorum.... umarım herkes bunları benımser ve dikkat eder.............. immortal_seyda - ( 7/4/2008 ) Öncelikle çok etkileyeci bir yazı yazmışsınız tiyatronun göründüğü gibi kolay olmadığını anlatmışsınız yüreğinize sağlık tiyatrocu.ipram - ( 7/11/2008 ) gerçekten çok güzel, etkileyici bir yazıydı bir tiyatrocu olarak sizi tbrik ediyor ve bu hassasiyetinizden dolayı kutluyorum çok sağolun. Vuslat AKTEPE - ( 3/10/2011 ) Hayatımın 9 senesini tiyatroya vermiş fakat sonra çeşitli sebeplerden yarım bırakmak zorunda kalmıştım. 3 ay kadar önce bulunduğum ilçede öğretmenlerden oluşan bir tiyatro ekibi kurdum. Emekçi kadınlar günü için bir dram sergiledim. Tiyatro denilince komedi algılanan bir ilçede girdiğim bu risk sonuç verdi ve salonda yer kalmadığından ayakta izlenen oyun ayakta alkışlandı. Yazara katılıyorum. Önemli olan Problemi estetik bir biçimde ortaya koyabilmektir... Sibel1919 - ( 11/24/2011 ) İsterse sanat karın doyurmasın Yemek sanatkâra iyi değildir Aç ayı oynamazsa oynamasın Bir sanatkâr asla ayı değildir Muhsin Ertuğrul büyük adamdı ne söylese doğrudur. Bana komedi tekst gerekli yardımıc olur musunuz ben öğretmenim.Bugün öğretmenler günü . Tiyatro medeniyettir tiyatrocu da medeniyet götüren adam. Saygıyla meil adresime yazabilirsiniz. Korhan Enis Yavuz - ( 1/9/2012 ) Merhaba Basılmış bütün tiyatro oyunları,(kişi sayılarına,türlerine..göre) bulunduğunuz yere ya da e mail adresinize gönderebilirim. H.Ü.Ankara Devlet Konservatuvarı Tiyatro Bölümü korhanyavuz@hotmail.com selahattin karadağ - ( 12/23/2012 ) korhan Enis hocam merhaba ben tekirdağ kapaklı kasabasındayım kapaklı çok proğramlı lisesinde tiyatro eğitmenliği yapıyorum bu memlekette kendi şartlarında tiyatro sahnelemek çok zor insanlara tiyatro denince ne gerek var zaten geçim şartları bizi yıpratmış kim takar tiyatroyu denecek kadar alçaldık oysasi önceki yıllarda böylemiğdi saygın insanlar riyatroya gider ve izlerlerdi artık saygınlıkta yerlerde sürünüyor oldu sizinle tanışmak isterim eser bulmakta güçlük çekiyoruz bize yollayacağınız komedi yada dram yada hem güldürüp hemde düşündüren oyununuz var ise bana ulaşıp önerirseniz size minnet ve müteşekkir olucam saygılarımla selahattin karadağ telim 0545 387 5440 arayın yeter |
Tiyatro Kursu Başlıyor! 3 Ekim'den itibaren her PERŞEMBE Kadıköy'de! Çalışanlara yönelik hobi sınıfı! Duyuru Panosu!
Son Eklenen Tiyatro Oyunları
Güncel Yazılar
Yazar olmak ister misiniz? Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...
Güncel Haberler
Tiyatro Dünyası'nı takip Edin | .. |
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|