| Tiyatro Kursu  | Şirket Tiyatrosu
Tiyatro Dünyası
Tiyatro Dünyası Bu Sahnede...
 
Ana Sayfa  |  Hakkımızda  |  Yazılar  |  Haberler  |  Yazarlar  |  Tiyatro Oyunları  |  Tiyatro Grupları  |  Sanatçılar  |  Kaynak  |  Duyuru Panosu  |
Arda Aydın, Yaşam Kaya'nın Hamlet Eleştirisini Eleştirdi
Arda Aydın



MADRİD'den SEVGİLER

15 Ocak 2013 tarihli Birgün Gazetesi'nde bir yazı çıktı Yaşam Kaya imzalı. Yazı, bu sezon CEF Tiyatro yapımcılığında oynanmaya başlanan, benim de içinde olduğum Hamlet oyunuyla ilgiliydi. Vikipedik eleştirmen Yaşam Kaya, "enteresan" tiyatro yazıları yazan bir insan. Ben yazılarından bir kaçını okumak zahmetine katlanmış bir oyuncu olarak, dün twitter hesabıma düşen linki tıkladığımda karşılaştım bahsettiğim yazıyla. Çok sığ ve yanlışlarla dolu bir yazı olması dışında, bu yazı Yaşam Kaya'nın nasıl hasbel kader bu işle uğraştığının da bir göstergesi oldu. Kendi ipini elleriyle çekmesi de cabası.

Şimdi gelelim Yaşam Kaya'nın yazdıklarına. Burada çok detaylı bir analiz yapmamın manâsı yok; okuyunca zaten netlikle göreceğiniz şeyleri kendimce yorumlamaya çalışacağım;

"Cef Tiyatro, Devlet Tiyatroları’nın çağdaş yönetmeni Kemal Başar’ın yönetiminde Shakespeare’in dünyaca ünlü eseri ‘Hamlet’i sahneye koyuyor. Cesur anlatımıyla yazıldığı dönemde çok ses getiren, tarihin değişmeyen ‘iktidar’ olgusunu insanın suratına çarpan oyun halen güncel. Kaliteli kadrosunun yanında, akıl dolu sahne tekniklerine tanık olduğumuz gösteride birbirinden kaliteli isimler sahnede yerini almış. Kemal Başar’ın Devlet Tiyatroları’nda, İstanbul Şehir Tiyatroları’nda ürettiklerine bakarak ortaya konulan yapıtın önemini anlarız. Shakespeare’i çağdaşlaştırma adına yapılan sahne denemelerinin tersine, yönetmen asla güncelliğini yitirmeyecek konuyu olduğu gibi, başarılı biçimde sahneye taşımış."

Yaşam Kaya'nın izlediği oyuna gösteri demesiyle başlayalım. Bildiğim kadarıyla Hamlet'i ekipçe bir "tiyatro oyunu" olarak çıkartıp oynamaya başladık. Sahneye konan herhangi bir işin gösteri olabilmesi için bir iddiadan uzak veya sahneleme sayısının belirli olması gerekir. Kelime seçmekteki tutarsız cehalet kendini burada göstermeye başlıyor. "Yapıt? oyun? gösteri? sahneye taşıma?" Hangisi acaba? Bende bunun cevabı var ama izlediğine isim koyamayan bir insanın eleştiri yazmaya oturması tuhaf...

Yazıldığı dönemde çok ses getirmesine değinmiyorum bile...

Gelelim yazının devamına;

"‘Hamlet’in konusunu sanırım bilmeyen yoktur. Ben yinede ansiklopedik bilgilere girmeden kısaca bilgi vereyim. ‘Hamlet’, William Shakespeare’in 1599 ile 1601 yılları arasında yazdığı, Danimarka'da saray içi entrikaları anlatan trejedisidir. Konu, Prens Hamlet'in kral olan babası öldürüldükten sonra gelişen olayları bizlere anlatır. Genç prensin annesi Gertrude, ölen kocasının kardeşi Claudius’la evlenince, ‘Hamlet’ annesinden ve amcasından intikam almanın peşine düşer. Ölen kralın ruhu oğluna göründüğünde ‘Hamlet’in intikam duygusu perçinlenecek, Danimarka kralı olma uğruna öz kardeşini zehirleyen Claudius ile Hamlet arasında iç savaş başlayacak, işin içine uluslararası güçler dahil olduğunda, trajedi dünya tarihine ayna tutan yapıya dönüşecektir. ‘Kahır’, ‘keder’, ‘cinnet’, ‘ensest’, ‘intikam’, ‘saplantı’, ‘iktidar’ başlıkları ile insanın en hayvani duygusu olan ‘gücü elde tutumak’ eserin özü sayılabilir."

Şimdi paragrafın başındaki verilmediği iddia edilen ansiklopedik bilginin, google'da Hamlet yazınca ilk çıkan sayfa olan Vikipedi satırlarındaki karşılığına bakalım:

"Hamlet William Shakespeare tarafından 1599 ile 1601 yılları arasında yazılan temasında trajedi'yi işleyen oyundur. Danimarka'da geçen oyunda Prens Hamlet'in, kral olan babasını öldürdükten sonra tahta geçen ve annesi Gertrude ile evlenen amcası Claudius 'tan nasıl intikam aldığını anlatır. Oyun renkli bir biçimde kahır dolu kederden, hiddet dolu gazaba geçen gerçek ve yapmacık cinnetin izlediği yolu çizer ve ihanet, intikam, ensest, ahlaksızlık konularını işler."

Keşke Yaşam Kaya hiç saptırmadan, kaynak göstererek Vikipedi satırlarını yazsaydı da bu hallere düşmeseydi.

Devam ediyor;

"Birleşik Amerikan İmparatorluğu’nun dünyaya kustuğu kan ve nefret, ‘Hamlet’ döneminde yaşanılan olaylarla benziyor. Ülkelerin içişlerine müdahale eden, ülkelerde iktidara gelen kişileri belirleyip, iktidarda kalma uğruna binlerce insanı gözünü kırpmadan hapisaneye tıkan zihniyet, ‘Hamlet’in amcası Claudius’un yaptıklarını hatırlatıyor. Türkiye’deki iktidarda kalma savaşı yazdıklarımızın özeti diyebiliriz. Konuda ‘Hamlet’in Danimarka’dan kaçıp Birleşik Krallık’a sığınması, akabinde oradan topladığı orduyla amcasının üzerine yürümesi, sonuçta kılıç zoruyla taht değişikliğine neden olması sanırım çoğunuzun kafasında soru işaretleri doğurmuştur. Her durumda –haklı ya da haksız- iktidar olmak için yapılan savaşlar günümüzde psikoloji, hukuk ve medya araclığıyla çok güzel gerçekleştiriliyor. İnsanlar iktidara çıkmak için birtakım kişilere, ülkelere bilinmedik sözler verip, önemli kişilerin kellesini rahatlıkla alabiliyor. Türkiye’de bu durumu geçmişte çokça yaşadık, şimdi de yaşıyoruz! Yanı başımızda Suriye’de yaşanılanları da unutmamak lazım!"

Oynanan oyunun dramaturjisi Yaşam Kaya'nın bu satırlarda anlattıklarını barındırmıyor maalesef. Ama belli ki, başka bir ideolojik kaygı bu satırları da "kerhen" yazıya yerleştirmek zorunda bırakmış kendisini.

Yazının belki de temel amacı olan paragrafına geldi sıra;

"Kemal Başar ismiyle 2004 yılında Ankara Devlet Tiyatroları yapımı ‘Gözlerin Ardındaki Çocuk’ oyununda tanıştım. Londra’dan gelmiştim, İzmir’de kısa bir tatil yapacaktım ki, Konak Sahnesi’nde beni afişiyle büyüleyen bir oyun dikkatimi çekti. Başar’ın çağdaş yönetim algısına şahit olduğum günden bu yana yönettiği eselerin peşini bırakmadım. ‘Hamlet’te neredeyse dekorsuz kurguladığı sahne biçimi, oyuncuları Shakespeare’in anlatımına uygun karakterlere yerleştirmesi muhteşem gösteri ortaya çıkarmış. Oyunu ince ince işleyen yönetmen var karşımızda. Tek perdelik gösteride Shakespeare’in anlattıklarını birebir yaşıyoruz. Oyunu çağdaş normlara uygun şekilde irdeleyen Başar, Shakespeare’in kurgusunu bizlere aynen yanıstmış."

Bu satırlarda amaçlanan şeye yaklaşılmış ama onda da başarılı olunamamış; zira Kemal Başar bir "Tiyatro oyunu" yaptığını iddia etmişti! Ancak Yaşam Kaya bunu "tek perdelik bir gösteri" olarak görmek konusunda ısrarlı. Kurgulayan yönetmenin dekor tasarımcısı kimdir, nedir orası meçhûl!!!

Geliyoruz tasarım ekibiyle ilgili kısmına yazının;

"Canan Göknil kostüm tasarımda dönemi yanıstmış. Can Atila’nın müziklerine diyecek tek kötü sözüm yok. Alman/Romen sanatçı Hugo Wolff’ün koreografisi etkili işlerden birisi. Murat Gülmez’in dekoru sade, fakat konunun önünü açan bir yapıda dizayn edilmiş."

Yaşam Kaya oyun künyesi okumaktan aciz bir tavırla başlamış tasarım ekibini en fazlası 10 kelimelik cümlelerle tanıtmaya. Ancak dediğim gibi, künye okumaktan aciz bir tavırla yapmış bu işi de. Bildiğim kadarıyla kostüm tasarımı Berna Yavuz'a ait, Canan Göknil'e değil. "Alman/Romen Hugo Wolff" de muhtemelen Alman asıllı Romen koreograf Hugo Wolff olmalı. Can Atilla'nın müzikleriyle ilgili bir fikrim yok demek yerine "kötü bir sözüm yok" demeyi tercih etmesi de hoş tabi! Ayrıca oyunda çok ama çok önemli bir ışık tasarımı var ve değerli ışık tasarımcısı Yüksel Aymaz'a ait. Hani bu yazıyı okuyup da merak edecekler vardır diye ben tanıtayım kendisini.

Veeee gelelim yazının komik kısmınaaaaaa!!!

"Gösteride ‘Hamlet’ rolünde Arda Turan’ın başarılı yorumuna tanık oluyoruz. Oyun başlarında pasif, ama konu derinleştikçe 'Hamlet’in psikolojisini çözen, değişken ruh haline sahip karakterini doğru yorumlayan oyuncu çok doğru bir seçim olmuş. Ama ben Hakkı Ergök’ün Kral Claudius ve Lale Başar’ın Kraliçe Gertrude performansına hayran kaldım. Her iki oyuncu oyunu baştan sona harika sürüklüyor. Lale Başar, ‘Hamlet’in psikolojik analizini doğru çözümlemiş. Kraliçe Gertrude bir anne olmaktan çok, aşkı için kocasına kıyan cani olarak sahnede dolaşıyor. Ophelia’da Beste Bereket’in sahne dinamizmi çok iyi. Özellikle çıldırmış Ophelia’nın görüntüsünü bizlere çok iyi sunuyor. Beste Bereket tiyatro sahnelerinde devamlı olsun. Böyle yetenekli oyunculara ihtiyacımız var."

Evet, Hamlet "oyununda" Hamlet rolünü Atletico Madrid futbolcusu Arda Turan oynuyor. İlk oyunu olması itibariyle de pasif ve çok söz etmeye değmeyen bir performans sergiliyor!!!

Yazmaya cüret ettiğimde, neyle ilgili ve nasıl yazacağım konusunda haftalarca düşündüm ve bir konu hakkında ya az ama öz, ya da detaylarıyla ince ince uğraşarak yazmak zorunda olduğumu anlamıştım. Her yazdığım tabi ki herkesi memnun etmeyecekti ama en az hatayı içinde barındırması sorumluluğumdu. Bu sorumluluğun; hele de eleştirmen sıfatını kendine yakıştırmak için çaba sarfeden Yaşam Kaya'nın baş sorumluluğu olmasını arzu eder, kendisine oyun seyrederken aynı zamanda maç izlememesini, izliyorsa da bunu yazılarına konu etmemesini, futbol yorumculuğunun daha kolay ve daha zevkli olabileceğini, yani bu işleri toptan bırakmasını salık veririm...

Sevgiler

"Arda TURAN"
Madrid


Yazının henüz değiştirilmemiş BİRGÜN Gazetesi'ndeki linki:
http://www.birgun.net/mobile.php?category_code=1353417399&news_code=1358241342&year=2013&month=01&day=15&action=writer

Yazarın Tüm Yazıları

Oyun tanıtım sayfası:  Hamlet
 
Paylaş      
Yorumlar

zerrin kosif oflaz - ( 1/17/2013 )
http://www.tiyatronline.com/yazarlar/17/yasam-kaya-elestiri-yorum

-izlediğim oyunlar-listesine almış
demek ki tüm oyun boyunca arada bir çalım atacağınızı,şut ve sonra da gol olacağını düşünmüş.


yukselaymaz - ( 1/19/2013 )
Ah Arda Ah.! bir futbolcu kadar yer etmemişsin bir Tiyatro eleştirmeninin kafasında, neyse artık önümüzdeki maçlara bakacağız.

pınar çekirge - ( 1/24/2013 )
Sevgili Arda bu kadarı olamaz dedim okurken..ve kahkahalarla gülüyorum şuan bile

Savaş Aykılıç - ( 2/4/2013 )
-Birleşik Amerikan İmparatorluğu’nun dünyaya kustuğu kan ve nefret, ‘Hamlet’ döneminde yaşanılan olaylarla benziyor. Ülkelerin içişlerine müdahale eden, ülkelerde iktidara gelen kişileri belirleyip, iktidarda kalma uğruna binlerce insanı gözünü kırpmadan hapisaneye tıkan zihniyet, ‘Hamlet’in amcası Claudius’un yaptıklarını hatırlatıyor. Türkiye’deki iktidarda kalma savaşı yazdıklarımızın özeti diyebiliriz. Konuda ‘Hamlet’in Danimarka’dan kaçıp Birleşik Krallık’a sığınması, akabinde oradan topladığı orduyla amcasının üzerine yürümesi, sonuçta kılıç zoruyla taht değişikliğine neden olması sanırım çoğunuzun kafasında soru işaretleri doğurmuştur. Her durumda –haklı ya da haksız- iktidar olmak için yapılan savaşlar günümüzde psikoloji, hukuk ve medya araclığıyla çok güzel gerçekleştiriliyor. İnsanlar iktidara çıkmak için birtakım kişilere, ülkelere bilinmedik sözler verip, önemli kişilerin kellesini rahatlıkla alabiliyor. Türkiye’de bu durumu geçmişte çokça yaşadık, şimdi de yaşıyoruz! Yanı başımızda Suriye’de yaşanılanları da unutmamak lazım!-
Bence hiç de fena değil !...
-Hamlet 70--ten ,-Omlet-ten sonra en ilginç Hamlet yorumu olabilirmiş bu...:)
Yalnız ben Hamlet-te ,Hamlet-in Birleşik Krallığa sığınması ve oradan topladığı bir ordu ile amcasının üzerine yürüdüğü sahneyi arıyorum bir aydır ...:)
Yaşam Kaya-da yaratıcı bir mizah hümoru hamuru var...Eğlenceli bir dili var...Bence de en iyisi önümüzdeki maçlara bakmalı çok da takmamalı...



Ruveyda - ( 2/7/2013 )
Hahah :)
Sevgili Arda Turan, Hamlet-in çevresine sunduğu psikolojik karmaşa içinize işlemiş. Siz Arda Turan-sınız, Arda Aydın çok başka biri. Lutfen, Yaşam Kaya-nın nerede yanıldığını gördük ki? Hiç yanıldı mı? :)


Güldük keyiflendik. Kaleminize sağlık...


Filiz Kutlar - ( 2/12/2013 )
Ilgimi çekti, yazını okudum. İnanılmaz, çok güldüm

Mehri - ( 2/17/2013 )
Bir eleştiriye bu kadar güleceğim hiçbir zaman aklıma gelmezdi! :)

Bu Oyun Hakkındaki Görüşlerinizi Paylaşın !

İsim
Mail  (Yayınlanmayacak)
Yorum
Güvenlik Kodu= 463
Lütfen bu kodu yandaki kutuya yazınız
 

    Son Eklenen Yazılar     En Çok Okunan Güncel Yazılar
27 MART… UMUDUNU ARAYAN BİR GÜN (Ahmet Yapar)
YOKLAMA LİSTESİ (Skeç)
    Tüm Tiyatro Yazıları

    Bu Tarihte Yayınlanan Diğer Yazılar
    Bu yazının yayınlandığı tarihte gündemdeki diğer yazılar aşağıda listelenmiştir...

  • Bir Çöküşün Tragedyası; Kral Lear (Metin Boran) - 1/24/2013
  • Sıkıştığımız Kapanın Kürtçedeki Parçalanma Metaforu: Daf (Üstün Akmen) - 1/24/2013
  • Efe Ünal Röportajı (Ulya Altıntaş) - 1/24/2013
  • Mutfakta Neler Oluyor? (Nedim Saban) - 1/23/2013
  • Tiyatroyu ve Edebiyatı Birlikte Sevenler İçin: Toplu Hikayeler (Üstün Akmen) - 1/23/2013
  • Berksoy'dan Nâzım'a Doğum Günü Armağanı: Jokond İle Si-Ya-U (Üstün Akmen) - 1/21/2013
  • Taş Plak Sesli Sema, CRR'de Ninni Söyledi (Üstün Akmen) - 1/21/2013
  • Ayıp Ettik! - İstanbul Komedi Tiyatrosu (Yurdagül Yurtseven) - 1/21/2013
  • Kendinden Laik Ülke Pinima'da Yaşananlar: Mi Minör (Üstün Akmen) - 1/18/2013
  • Vasıf Öngören'e saygı duruşu: Ne gör ne işit ne söyle! (Zengin Mutfağı) (Rengin Uz) - 1/18/2013
  • Arda Aydın, Yaşam Kaya'nın Hamlet Eleştirisini Eleştirdi (Arda Aydın) - 1/16/2013
  • İzleyicide Stendal Sendromu yaratan bir dram: Anne ve Babalar İçin Cinsel Bozukluklar Rehberi (İhsan Ata) - 1/9/2013
  • Ekonomi Tıkırında. O Halde?: Küçük Adam Ne Oldu Sana? (Üstün Akmen) - 1/9/2013
  • Roma Operası'nda Politika ve Aşk: Simon Boccanegra (Üstün Akmen) - 1/7/2013
  • Bırak Da Resim İşini Görsün (Kırmızı Oyunu Eleştirisi) (Arıza Baykuşlar) - 1/2/2013
  • Anlatacak bir hikayen varsa… (Toplu Hikayeler - Kent Oyuncuları) (Rengin Uz) - 1/2/2013
  • Antigone2012 Güzellemesi (İhsan Ata) - 1/2/2013
  • Sumru Yavrucuk Resitali: Kimsenin Ölmediği Bir Günün Ertesiydi (Üstün Akmen) - 1/2/2013
  • Samsun Düşevi Oyuncuları 15. Yılını Tamamladı: Sarı Köpek (Üstün Akmen) - 12/26/2012
  • Bir Ailenin Hesaplaşma Dolu Vedası: Babamın Cesetleri (Simge İçen) - 12/22/2012
  • Akdeniz'de Astral Seyahat: Ruhlar Gelirse (Merve Ateş) - 12/22/2012
  • Aristophanes Hakkında Uluslar Arası Sahne Projesi (İlkay Sevgi) - 12/21/2012
  • İki Sığıntının Hikâyesi… (İhsan Ata) - 12/21/2012
  • Birlikte Yaşatılmamanın Sonu: Ah Smyrna'm, Güzel İzmir'im (Üstün Akmen) - 12/20/2012
  • Aşk: Suç, Cezası: Sonsuz Ayrılık (Mı Olmalı?) (Deniz Zengin) - 12/20/2012
  • Güzelim, güzelsin, güzel! (Çirkin Oyunu Eleştirisi) (Rengin Uz) - 12/19/2012
  • Kırbacını Kendine Doğrultan Bir Kadın: Matmazel Julie (Cansu Karagül) - 12/17/2012
  • -Aşkın Sıradanlığı- ve Kiraya Vermek İçin Dükkan Almak İsteyen Kibar Hanımlar (Murat Örem) - 12/13/2012
  • Mücap Ofluoğlu Taziye Sayfası - Başsağlığı Mesajınızı Yazın (Taziye Sayfası) - 12/11/2012
  • Kitap İncelemesi: Sanat ve Propaganda (Toby Clark) (Serkan Fırtına) - 12/10/2012
  • Kurnazlar, fevriler, akıl yoksunu ve zalimler (Nevzat Süs) - 12/10/2012
  • Kapana Sıkışan Hayatlar (Daf / Kapan) (İhsan Ata) - 12/10/2012
  • Kalplere Fısıldayan Adam: Robert Redford (Rengin Uz) - 12/10/2012
  • Kaygısızların Plaj Sefası! (Newton Bilgisayardan Ne Anlar?) (Rengin Uz) - 12/3/2012
  • Sanat Sanat İçin Midir? (Cüneyt İngiz) - 12/3/2012
  • Müsahipzade, Sivas Devlet Tiyatrosu'nda: İstanbul Efendisi (Üstün Akmen) - 11/28/2012
  • Bir hayat bir oyun (Aşk Hastası) (Metin Boran) - 11/27/2012
  • Tanışma Yazısı (Arif Arı) - 11/27/2012
  • Bu Oyun, Zırvanın Zirvesi Bir Oyun Mu, Yoksa...: İki Kişilik Bir Oyun (Üstün Akmen) - 11/26/2012
  • Uy, ya da Öl (Yurdagül Yurtseven) - 11/26/2012
  • Bugünün Hedda Gabler'i… (İhsan Ata) - 11/26/2012


  • Tiyatro Kursu Başlıyor!
    3 Ekim'den itibaren her PERŞEMBE Kadıköy'de!
    Çalışanlara yönelik hobi sınıfı!



    Duyuru Panosu!



    Son Eklenen Tiyatro Oyunları

         Güncel Yazılar

    Yazar olmak ister misiniz?
    Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...

    Mail Listemize Üye Olun

         Güncel Haberler
    Tiyatro Maydanoz, Nazım’ın Kadınları ile Sahnede
    Tekin Deniz: Dümbüllü kavuğunu kimseye devretmedi

    Tiyatro Dünyası'nı takip Edin
     
     |  ..