| Tiyatro Kursu | Şirket Tiyatrosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
| Ana Sayfa | Hakkımızda | Yazılar | Haberler | Yazarlar | Tiyatro Oyunları | Tiyatro Grupları | Sanatçılar | Kaynak | Duyuru Panosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Mütevazılık, Özveri, Mutluluk, Kesişmeler, Uyarlama, Virtuozite ve Bir Büyük İkramiye Can Murat Yaşar Şengel Tiyatroya gideceğim zaman sanki o akşam benim kendi oyunum varmış gibi heyecan duyarım. Bu içimdeki tiyatro aşkından kaynaklanmakta sanırım. Mideme ağrılar saplanır, kalbim normal ritmiyle mukayese edilirse daha hızlı çarpmaya başlar... Bu nedenle tiyatroya giderken hep olabildiği kadar erken gider fuayede oturur çayımı yudumlar, etraftaki afişleri ve fotoğrafları izlerim. İki ay kadar önceydi, Üsküdar Tekel Sahnesi fuayesinde oturup hem çayımı içmek hem de fuayedeki kafedeki hanımefendinin kendi elleri ile yaptığı o enfes kekleri ve börekleri mideme indirmek ve kilolarıma kilo katmak mutluluğuna erişmeden önce gişeden biletimi alıyordum.. O sırada o usta oyuncumuz içeri girdiler. Doğruca gişeye yaklaşıp gişedeki sorumluya aynen şu cümleyi söylediler : “ Bu akşam seyirci durumu nasıl ? Umarım salon tamamen doludur.” Bu cümleyi duyduğum anda şaşkınlıktan ağzım açık kaldı. Kendi kendime sordum, burası bir özel tiyatro değil ödenekli bir tiyatro idi. Salonun dolu olup olmaması oyuncuyu ilgilendirmez gibi yanlış da bir kanı da vardır ödenekli tiyatrolarla ilgili olarak. Tamam da bu kişinin yaptığını nasıl değerlendirecektim ? Cevap mı tamamen bir mütevazılık örneği ve özveri. Kimdi acaba bu usta aktör ? Beni anılara döndüren, Ustalarım Nisa SEREZLİ ve Tolga AŞKINER’in kendi anılarında bana anlattıklarına benzer olaydan da yola çıkarsak bu bir özveridir, bir mutluluktur. Tıpkı yıllar önce aynı soruyu ustalarımın gişesindeki çalışan arkadaşa soran Halit AKÇATEPE ve Turgut BORALI gibi. Zaten bu mutluluk ve özveriyi bir başka örnekle de aştı değerli sanatçımız.Şu anda oynadığı oyunda planlanan kadroda bir başka usta sanatçı vardı. Bu sanatçımızın( Bu arada Metin SEREZLİ ustamıza da acil şifalar dileklerimle) rahatsızlığı nedeniyle oyuncu değişimi zorunlu hale geldi. Kendisi bu rolü üç hafta içinde çıkarmak başarısını gösterdi. Evet, yazımın başında bu müthiş yeteneğin, bu mütevazılık ve özveri simgesi sanatçının önünde ayağa kalkıp ceketimin düğmelerini de ilikliyerek kendisini ayakta alkışlıyorum. Kendisi ile tanışma cesaretini de gösteremediğim için kendimi de kınıyorum. Tebrikler, tebrikler Celal Kadri KINOĞLU. Tiyatrokare tarafından sergilenen Jean Marie CHEVRET tarafından yazılan, Nedim SABAN tarafından uyarlanan ve yönetilen “BÜYÜK İKRAMİYE” oyununu izledim geçtiğimiz günlerde. Tiyatrokare ve Nedim SABAN denildiğinde ben gene anılarımda yolculuğa çıkarım zira hayatımızda belli noktalarda kesişmeler vardır. Sevgili Nedim SABAN ile yanılmıyorsam tiyatrolarımızı aynı sene kurduk ve bu sezon 19. yılımızı tamamlıyoruz. Bu 19 yıl içinde kalitesinden asla taviz vermeyen anlayışı ile sevgili Nedim SABAN ve Tiyatrokare şu anda bana göre özel tiyatroların zirvesindeki ilk üç tiyatrodan birisi. Bana gelince benim tiyatrom (Tiyatro Caniko) ise tüm oyunlarını hayır kurumları yararına sergileyen Türkiye’min en uzun soluklu amatör tiyatrosu. Bu 19 yıl kolay mı geçti acaba ? Hiç sanmam. Bu 19 yıl içinde Türk ve Dünya Tiyatrosu’ndan eşsiz örnekler izledik Tiyatrokare’de. Sevgili Nedim SABAN ve Tiyatrokare’nin başarılarının devamını dilerim. Nice 19 yıllara. Anılarımda yolculuk dediğim zaman 1998 yılının sonbaharına gittim birden. Yer Akatlar Kültür Merkezi. Avni DİLLİGİL Tiyatro Ödül Töreni… Jüri amatör bir tiyatro olmamıza rağmen Türk Tiyatro Sanatı’na katkılarımdan ötürü beni de bir ödüle layık görmüştü. Ödüller Haziran 1998’de açıklanmış ama tören sonbaharda yapılmıştı. Ödül kazandığımın haberini, oluşturduğum, koordinatörlüğünü yaptığım, altı kez kendi imkanlarımla tekrarladığım ve daha sonra ne yazık ki devam edemediğim “118-Y Lions Yönetim Çevresi Sevgi-Saygı-Hoşgörü Liselerarası Amatör Tiyatrolar Şenliği” oyunlarından birisinin öncesinde almıştım. Hemen telefonla rahmetli anneme müjdeyi vermiştim. Ödülü kazandığımı duymuş ama ödül alışımı görememişti sevgili anneciğim. İşte bu ödül töreninde bana ödülümü kim takdim etmişti biliyor musunuz ? Sevgili Nedim SABAN. Oyunu gala gecesinde izlememe rağmen yazı biraz gecikmeli gelmekte. Nedeni ise oyunun orijinal tekstini Fransa’dan getirttim ve bir de oyunu okumak istedim yazımı yazmadan önce. Uyarlama, adaptasyon gibi kavramlardan hep kaçmışımdır. Genelde, oyunların aslına sadık kalınmasından yanayımdır ama… Oyunun orijinal metnini okuduğumda sevgili Nedim SABAN’a hak verdim. Bu oyun orijinal olarak asla olmazdı Türkiye sahnelerinde. Her toplumun kendine has espri anlayışı vardır. Helal olsun tüm emekleriniz için tebrikler sevgili Nedim SABAN, bundan güzel bir uyarlama kanımca yapılamazdı. Bu arada ben gene anılarıma gittim. Yıllarca duru Türkçe’si ile gönüllere taht kuran nice zor oyunu ülkemize göre adapte eden ustaların ustası Zihni KÜÇÜMEN’i de saygı ile anıyorum. Gönül ister ki Oya KÜÇÜMEN babasından kalan arşivi bir yayınevi kanalı ile bastırabilsin ve bu eserler gelecekte de sanatımıza yol göstersin. Oyuna geri dönersek ; Suzan AKSOY yıllardır takip ettiğim başarıları ile her zaman gurur duyduğum bir usta. Bu oyunda virtuozitesi ile oyunu Sayın Celal Kadri KINOĞLU ile birlikte sırtlamışlar götürüyorlar. Kendisini “Çelik Manolyalar” da da izlemiş ve hayran kalmıştım. Başarılarının devamı dileğiyle. Sevgili Nedim SABAN Kardeşim, Suzan AKSOY için Eli SSAGHI’nin yazdığı Hale KUNTAY’ın duru tercümesi ile vücut bulan “Paşa Annem” oynunu düşünmez mi acaba ? Tabii ki oyun için uygun bir zamandaysak. Basında Armağan ÇAĞLAYAN tiyatroda rol alacak diye yazdığında ürkmüştüm “Tiyatro Sanatı” adına. Nasıl olacak acaba diye çok düşündüm oyuna gidene kadar. Medya dünyasının altın çocuğu veya yıldızı acaba tiyatro sahnesinde nasıl olacaktı. Beklediğimden çok daha hoş göründü bana “Tiyatro Sanatı” adına. Hoş geldiniz Sayın Armağan ÇAĞLAYAN. Diğer rollerde Pelin ERMİŞ ve Yılmaz SÜTÇÜ rollerine uyum sağlıyorlardı. İleride daha büyük başarılara da imza atacaklardır sebat ederlerse. Dekorlara ise bayıldım ve de amatör bir tiyatro sahibi olarak da biraz kıskandım ( itiraf etmeliyim). Sonuç olarak, “Büyük İkramiye” izlenmesi gereken bir komedi. Şu karamsar günlerde gülmek istiyorsanız sakın kaçırmayın. Gülmek garantisi Tiyatrokare tarafından veriliyor. Ben de bu garantiyi tasdik eden okuduğunuz yazının noteri. Unutulmaması gereken bir başka nokta ise Tiyatrokare’nin Türk Tiyatro Tarihi’nin Büyük İkramiye’lerinden birisi olduğudur. “Sevgi-Saygı-Hoşgörü” felsefem sizinle olsun. “C’est La Vie !” yani “Hayat Bu !” Can Murat Yaşar Şengel Yazarın Tüm Yazıları Paylaş Tweet |
Tiyatro Kursu Başlıyor! 3 Ekim'den itibaren her PERŞEMBE Kadıköy'de! Çalışanlara yönelik hobi sınıfı! Duyuru Panosu!
Son Eklenen Tiyatro Oyunları
Güncel Yazılar
Yazar olmak ister misiniz? Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...
Güncel Haberler
Tiyatro Dünyası'nı takip Edin | .. |
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|