| Tiyatro Kursu  | Şirket Tiyatrosu
Tiyatro Dünyası
Tiyatro Dünyası Bu Sahnede...
 
Ana Sayfa  |  Hakkımızda  |  Yazılar  |  Haberler  |  Yazarlar  |  Tiyatro Oyunları  |  Tiyatro Grupları  |  Sanatçılar  |  Kaynak  |  Duyuru Panosu  |
Hande Ataizi, Cihan Ünal'ın Karşısında Sahnede: Özel Hayatlar
Üstün Akmen



“Özel Hayatlar-Privete Lives”; İngiliz oyun yazarı, oyuncu ve popüler müzik bestecisi Noël Coward’ın (1899–1973) 1930 yılında (üç perde olarak) yazdığı; daha önce yakın tarihte 1999–2000 tiyatro sezonunda, Nedret Güvenç’in yönetiminde Ayda Aksel, İsmail İncekara, Mehlika Balkan ve Levent Özdilek dörtlüsünden İstanbul Devlet Tiyatrosu yapımı olarak izlediğimiz bir oyun. Şimdilerde, 2010–2011 sezonu oyunu olarak Tiyatro İstanbul’da sahnelenmekte.

Oyun, birbirlerinden boşandıktan sonra ikinci evliliklerini yapan çiftin, balaylarını aynı otelde yan yana odalarda yaşamalarıyla gelişen olayları; kıyısından köşesinden de olsa aşkı, tutkuyu, ihtirası, arzuyu anlatmakta. Eser, yanılmıyorsam bu sezon Ali Düşenkalkar yönetiminde Adana Devlet Tiyatrosu repertuvarında da yer almakta.

Oyunun Tiyatro İstanbul tarafından bir kez daha sahneleneceğini öğrendiğimde bana göre en ilginç olan, Amanda Priyenne karakterini Hande Ataizi’nin üstlenmesiydi. Sahne yaşamına Yıldız Kenter tarafından hazırlanan ve Yıldız Kenter’in gözkülhanları altında Kent Oyuncuları’nda tiyatroya başlayan, Türk Tiyatrosu’nun gerçek divası Yıldız Kenter’in her fırsatta tiyatro yapmadığına hayıflandığı, yeteneğini öve öve bitiremediği Hande Ataizi’ni “er meydanı”nda izlemek, benim için gerçekten özel merak konusu oldu.

Oyunun günümüzden seksen bir yıl önce yazıldığını düşündüğümde kendine, diline, bedenine yabancılaşmış ve benliksizleşmiş figürlerin birbirlerini baştan çıkarmakla yetindiği kapitalist topluma Noël Coward’ın parodi ve kara mizahla yaklaştığını söylemem ve Coward’ı bir kez daha alkışlamam mümkün. Ancak kapitalizmin ulaştığı noktada, kentsoylularda kadın-erkek ilişkilerinin bir meta alışverişine dönüşüşünün olmaması, oyunun işlenişini ister istemez naftalinli kılıyor. Coward’da derin ve yaratıcı içerik yok. Temalar arasındaki karşıtlıklar belirgin değil. Köprüler metin içinde hiç mi hiç önem kazanmıyor.

Yazılı eser bu!

Tiyatro İstanbul’un Genel Sanat Yönetmeni Gencay Gürün’e “neden bu oyunu seçtin” demek ne haddime! Ama ben “Doğrucu Davut”um, kim ne derse desin, Coward’ın metninde ilişkiler gibi, kişilerin de bal gibi yüzeysel olduğunu açık yüreklilikle söylerim. Yani metin, günümüz tiyatro anlayışından doğal olarak bin fersah uzakta, sandıktan çıkarılmış anneannemin güveler tarafında tırtıklanmış başörtüsü kıvamında.

Alınmak darılmak yok, bunlar benim eser üzerine düşüncelerim. Bunun dışında Gencay Gürün’ün çevirisini överim. Yalın, temiz bir Türkçe. “Gürün, dilin olağan kullanım biçimini iyi biliyor” derim. Gramer ve söz diziminin kalıbını, biçimini delmemeye, biçimsizleştirmemeye özen gösterdiğini söylerim. Oradan, Tuvana Büyükçınar Demir’in Kadın Kostümlerine geçer, fevkalade zevkli ve güzel bulduğumu ifade ederim. Ammaaa… Amanda’nın ilk tabloda sabahlık altına giydiği ayakkabı ne öyle ayol! Faruk Saraç’ın Erkek Kostümleri de mükemmel. Mükemmel olmasına mükemmel de, ona da Victor Priyenne’in ayağına ikinci perdede rugan ayakkabı giydirmemesini öneririm.

Aytekin Saday ışık tasarımını yaparken genelde Tuvana Büyükçınar Demir’in seçtiği kostüm renkleriyle ilgilenmemiş. Kostümlerin renkleri, tasarlanan oyun ışığında kullanılacak renk filtrelerini belirlemede çok önemli bir etken değil mi?

O halde?

Öyle anlıyor, hatta daha da ileri gidiyor ve iddia ediyorum ki, Aytekin Saday tasarım aşamasında renkleri belirlemeden önce kostüm tasarımcısıyla hiç mi hiç görüşmemiş. Görüşmediği için de, kullandığı renk filtreleri kostüm renklerini güçlendirecek, belirginleştirecek niteliğe erişememiş. Cafer Hekim’in efektlerine burun kıvırabilirim de, Mikel N. Vidhi’nin koreografisine “helal” derim. Nilgün Gürkan’ın fazlalıklardan titizlikle arındırdığı sade dekoru da överim.

“Özel Hayatlar”ı sahneye taşıyan Cihan Ünal, oyunu psikolojik olarak değil, plastik ve fiziksel olarak ele almış. Fiziksel dili, sözcüklerin diliyle aynı psikolojik kaba oturtmamış. Duyguların ve tutkuların sözcükler gibi dile getirilebilmesi için, sözcüklerin üstlenemediklerini, jestlerin halledemediklerini açık seçik bir biçimde zekâsının alanı içinde var etmiş ve uygulamış. Yer yer temponun düşmesini engelleyememiş, ama genel anlamda başarılı bir reji uygulaması yapmış.

Oyunculara gelince Victor Priyenne’de Şencan Güleryüz’e (1972) duyularının nasıl işlediğini ve belli şeylere niye tepki verdiğini bulmasını öneriyorum. Duyularının yoğun keşfine yönelirse, başarıya yaklaşımını o denli kolaylaştıracak, yüzde yüz eminim. Sibyl Chase’de Burcu Kazbek (1973) iyi yolda. Anlık ruh hali değişimlerini iyi yansıtıyor. Mimiklerine hâkim. Cihan Ünal (1946) hiç kuşkum yok ki jestini ve sözünü kodlamalar üzerine kuran usta bir oyuncu. Elyot Chase’de de bu yolla başarıya kolayca ulaşıyor.

Hande Ataizi (1973) fiziksel öğesi durumunda olan mimiklerini, olayın bütünlüğünü aktarıcı bir etmen olarak başarıyla kullanmakta. Seslendirme olayındaki ustalığı, yanıtlarındaki atiklik iyi bir Amanda Priyenne yaratmasını sağlıyor. Hande Ataizi’nin Amanda’sı gerçekten görülmeye, izlenmeye değer. Amanda’nın görünmez içsel akımlarını, ruh ışımalarını, irade zorlamalarıyla seyirciye mükemmel iletiyor. Amanda’yı, sadece bir tutkunun gövdesel hayat buluşuyla değil, aynı zamanda güzel, hem de zarif, çok yankılı, rengârenk ve birbirleriyle fevkalade uyumlu olarak veriyor.

Hande Ataizi, hocası Yıldız Kenter’in yüzünü kara çıkarmıyor.

Sadece bu oyunuyla bile olsa benim içimi ışıtıyor.

Eleştirmen amcası, onu artık sahne üstünde de sıklıkla görmek istiyor.

Üstün Akmen
Evrensel


Yazarın Tüm Yazıları


Paylaş      
Yorumlar

Bu Oyun Hakkındaki Görüşlerinizi Paylaşın !

İsim
Mail  (Yayınlanmayacak)
Yorum
Güvenlik Kodu= 766
Lütfen bu kodu yandaki kutuya yazınız
 

    Son Eklenen Yazılar     En Çok Okunan Güncel Yazılar
27 MART… UMUDUNU ARAYAN BİR GÜN (Ahmet Yapar)
YOKLAMA LİSTESİ (Skeç)
    Tüm Tiyatro Yazıları

    Bu Tarihte Yayınlanan Diğer Yazılar
    Bu yazının yayınlandığı tarihte gündemdeki diğer yazılar aşağıda listelenmiştir...

  • Zaman Çabuk Geçiyor (Arda Aydın) - 3/14/2011
  • GECE Tarlabaşı Bulvarından Meydana Çıkmak - Maya Sahnesi (Melih Anık) - 3/13/2011
  • Adsız Zaman ve Diyarlara Sürükleyen Bir Aktördü O - Ersin Umulu (Pınar Çekirge) - 3/13/2011
  • Bir Sahne Amiri'nin Vicdan Azabı (Savaş Aykılıç) - 3/13/2011
  • Zeliha Berksoy'dan, Tam Anlamıyla Bir -Butik- Oyun: İsmene (Üstün Akmen) - 3/10/2011
  • Pinter'siz Bir Doğum Günü Partisi, İstanbul Şehir Tiyatroları (Gülin Dede Tekin) - 3/10/2011
  • Mütevazılık, Özveri, Mutluluk, Kesişmeler, Uyarlama, Virtuozite ve Bir Büyük İkramiye (Can Murat Yaşar Şengel) - 3/6/2011
  • Okunacak En Büyük Kitap İnsandır (Yurdagül Yurtseven) - 3/6/2011
  • -Renkli- Bir OTOBÜS ( Sevilay Saral) – Tiyatro Boğaziçi (Melih Anık) - 3/6/2011
  • -Çatı- Altında Yaşanan Hayatlar… (İhsan Ata) - 3/6/2011
  • Hande Ataizi, Cihan Ünal'ın Karşısında Sahnede: Özel Hayatlar (Üstün Akmen) - 3/4/2011
  • 2011 Uluslararası Dünya Tiyatro Günü Bildirisi: İnsanlık İçin Tiyatroya Dair (Jessica A. Kaahwa, Uganda) (Jessica A. Kaahwa) - 2/28/2011
  • BGST – Maya Sahnesi'nde Bugün Ne Var? (Melih Anık) - 2/28/2011
  • İnsanın Duvarı Yine Kendisidir: Duvarların Ötesi (Asmin Singez) - 2/25/2011
  • Kemal Başar'ın -Çığ'ı- Demek İsterdim! İBB Şehir Tiyatroları (Melih Anık) - 2/20/2011
  • Delilikle normallik arasında gidip gelen oyun: Ben Feuerbach (Fatma Babuşçu) - 2/20/2011
  • Son Yılların En Başarılı Oyunu: Ben Feuerbach (Hakan Urcu) - 2/20/2011
  • İki salkım halat, iki metre kumaşla Romeo ve Juliet yapılır mı, deli derler adama! (Ebru Seyhan) - 2/20/2011
  • Bir oyundan çok fazlası… Pir Sultan Abdal (İhsan Ata) - 2/14/2011
  • Aynı Twit'de Bir Tiyatrocu (Engin Alkan) ve Bir Eleştirmen (Yaşam Kaya) (Melih Anık) - 2/13/2011
  • Bir Öykü Sevdalısı ile Bir Türkü Âşığının Buluşması: Aşk Halleri (Selçuk Çelik) - 2/12/2011
  • Ben Sinema Artisti Olmak İstiyorum(Muyum?) (Cüneyt İngiz) - 2/12/2011
  • Mekan Artı'da EKİP'ten Oyun(un) Sonu (Beckett) (Melih Anık) - 2/10/2011
  • Gelinmiyorsa Gidilir Arkadaş! (M. Erkul Eğilmez) - 2/10/2011
  • Lafla Pişirilmiş Aşureden Oyun Çıkarmak: Şişman Domuz (Üstün Akmen) - 2/9/2011
  • Teksti Tanıyanın Anlayacağı Oyunlar'ın Sorumlusu Kim? (Melih Anık) - 2/9/2011
  • Çığ, İstanbul Şehir Tiyatroları'nda! (İhsan Ata) - 2/7/2011
  • Aşk Halleri Bir Başka Olur Bu Mevsimde (Mustafa Göksal) - 2/6/2011
  • Delidir Ne Yapsa Yeridir! (Nazım Sarıkaya) - 2/3/2011
  • İstanbul Devlet Tiyatrosu'ndan Tertemiz Bir Yapım: Temiz Ev (Üstün Akmen) - 2/2/2011
  • Ezber Bozan Vanya Dayı (Çehov) - Tiyatro Stüdyosu (Melih Anık) - 2/2/2011
  • Tiyatro Eleştirmenleri Birliği (TEB) - Hesap Geçici Olarak Kapalı (Melih Anık) - 2/1/2011
  • Ali Sürmeli'den Resimli Osmanlı Tarihi (İhsan Ata) - 2/1/2011
  • Kadın Hayattır Memattır Kadın (Selçuk Çelik) - 2/1/2011
  • Oyunculuk Üzerine Yapılan Muhabbetin Işığı Söndü, Gölgeler Kaçıştı (Füsun Balkaya) - 1/31/2011
  • Eller Yukarı Donlar Aşağı: Elbiseler Fora (Cüneyt İngiz) - 1/31/2011
  • Kitap Tanıtımı: Kadın Sığınağı (Tuncer Cücenoğlu) (Serkan Fırtına) - 1/30/2011
  • İstanbul Hatırası - İstanbul Şehir Tiyatrosu (A. Emrah Özdilek) - 1/30/2011
  • İyi Bir Yurttaş Aranıyor - Tiyatro Mıh (A. Emrah Özdilek) - 1/30/2011
  • Dramaturg ve Dramaturgi Olmayınca... : Kadın Sığınağı (Üstün Akmen) - 1/28/2011
  • Gülhane Parkı'nda Bir Gün (Cüneyt İngiz) - 1/27/2011


  • Tiyatro Kursu Başlıyor!
    3 Ekim'den itibaren her PERŞEMBE Kadıköy'de!
    Çalışanlara yönelik hobi sınıfı!



    Duyuru Panosu!



    Son Eklenen Tiyatro Oyunları

         Güncel Yazılar

    Yazar olmak ister misiniz?
    Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...

    Mail Listemize Üye Olun

         Güncel Haberler
    Tiyatro Maydanoz, Nazım’ın Kadınları ile Sahnede
    Tekin Deniz: Dümbüllü kavuğunu kimseye devretmedi

    Tiyatro Dünyası'nı takip Edin
     
     |  ..