| Tiyatro Kursu | Şirket Tiyatrosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
| Ana Sayfa | Hakkımızda | Yazılar | Haberler | Yazarlar | Tiyatro Oyunları | Tiyatro Grupları | Sanatçılar | Kaynak | Duyuru Panosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Tarla Kuşuydu Juliet Fatih Ermiş Romeo ve Juliet’i bilmeyen yoktur. Peki o hikayede ufak bir değişiklik yapılsa, mesela Romeo; Juliet’in öldüğü zannedip intihar ettiği o anın hiç gerçekleşmediğini, Juliet’in, Romeo intihar etmeden uyandığını düşünürsek ne olur? İşte “Tarla Kuşuydu Juliet” oyunu bu sorunun cevabı. 30 yıl evli kalmış ve göbeklenmiş bir Romeo ve Juliet, evlilik kavgaları, sorunlu bir genç kız, hiç yabancımız olmayan Rahip Lorenzo ve Dadı’nın ihtiyar halleriyle, sürekli mezarından hortlayıp gelen Shakespeare. Biraz kafanız mı karıştı? Hiç karışmasın İ.B.B Şehir Tiyatrolarında perdelerini açan bu oyun bence bu sezonun en şenlikli oyunu, evet şenlikli; çünkü bu oyunda mini bir konser bile izliyoruz. Dün izlediğim bu oyunu o kadar çok beğendim ki, yazmak istediklerimi yazsam sayfalar yetmez. Önce oyunun kadrosuyla başlayalım. Yönetmen koltuğunda Engin Alkan, aynı zamanda Romeo, Juliet rolünde Özlem Türkad, kızları Lükretia’ya Murat Bavli can verirken, Shakespeare rolünde Çağlar Çorumlu’yu görüyoruz. Romeo ve Juliet otuz yıldır evliler dedik! “Oyunumuzun başlamasına beş dakika var” anonsundan sonra sahneye gelen Romeo ve Juliet, seyirciler salonda yerleşirlerken sahnede yemek pişirmeye başlıyorlar, spagettinin kokusu bütün salonu sarıyor (canım çekmedi değil) :) ve o bildiğimiz romantik aşıkların artık birbirleriyle sürekli kavga ettiklerine şahit oluyoruz. Juliet’in sürekli hizmetçi istemesi, Romeo’nun sürekli kırmızı turp istemesi dur durak bilmeyen kavgaların başlangıcı oluyor. Kavgaların en cafcaflı anlarında hortlayıp gelen Shakespeare, benim eserim bu değildi mahvettiniz eserimi derken kızları Lükretia’ya aşık oluyor ve her şey birbirine giriyor. Engin Alkan hem yönetmiş hem oynamış, üstelik sırf Romeo’yu değil, Rahip Lorenzo’yu da canlandırıyor. Özlem Türkad da Juliet’in yanında Dadı’yı oynuyor. Ayrıca oyundaki şarkılardan iki tanesinin söz ve müzikleri yine Engin Alkan’a ait. Engin Alkan bu oyunla çok yönlü bir sanatçı olduğunu ispatlıyor, hayran olmamak elde değil. İzlemenizi ısrarla tavsiye ederim. Oyundan replikler; Romeo : Ya, bu oyunları senin yazmadığını söylüyorlar. Şiişşşttt Arak mı ha arak mı, arakladın mı? Juliet : Zaten sizde birazcık incelik olsaydı eserinizin adını Juliet ve Romeo koyardınız, Sayın Shakespeare Lükretia : Müdüüüürrrrrr! Bu rolü ben mi oynamak zorundayım? Shakespeare : Ben yazmıştım bir trajedi, siz yaptınız bir vodvil, komedi ! Fatih Ermiş Yazarın Tüm Yazıları Paylaş Tweet Sultan Baloğlu - ( 12/8/2009 ) Oyunu seyrettim ve gerçekten ama gerçekten çok sevdim. Bende herkese oyunu seyretmesini tavsiye ederim. Engin bey şarkılara bayıldım... Necip Mengü - ( 12/9/2009 ) oyuna harcanan meği yeterli bulmadım. oyuncuların rolden role geçişleri henüz tavını bulmamıştı. Müzik sistemi kötüydü ve şarkılar anlaşılmıyordu. Dekoru ise gereksiz parçalarla doluydu. Sade ve amaca yönelik olması daha uygun olurdu. Dekordan çok resim gibi düşünülmüş. Tam manasıyla eğlenceli bir oyun olamammış. Ama yine de emeği geçenlerin emeğine sağlık. Coşkun ÇELEBİ - ( 12/10/2009 ) Bir şarkı dinlersiniz sonuna yaklaşınca başa alır tekrar dinlersin. Bu tiyatroların özellikle bu oyunun niye böyle bir özellliği yok. Oyunun gördüğüm tek eksiği buydu. İkinci, üçüncü ... defa izlemek istediğinde çok beklemek zorunda kalıyorsun. Engin beyin ve tüm ekibin eline sağlık. Murat Güney - ( 1/7/2010 ) hayatımda seyrettiğim oyunlardan bambaşka en tatlı en sevimli en şeker en göz alıcı en estetik en komik en eğlenceli ruhu müzikle tamamlayan en muhteşem oyundu seyretmeyenlerin çok şey kaçırdığını ve en kısa zamnda böyle muhteşem bir oyunu seyretmelerini tavsiye ediyorum.. ÇAĞIN ÖZ - ( 1/14/2010 ) Ne yazıkki çok sevemedim.Başından sonuna kadar belden aşağı espirilerle dolu bir oyunu ortaya koyan Engin Alkana da hiç yakıştıramadım.Hani sahneye Mehmet Ali Erbil çıkmış da o oynuyor gibi geldi bana..O tarz muhabbetler.Çok güzel bir konu yakalanmış ama bu kadar belden aşağıya hiç gerek yoktu.Her zamanki gibi Engin Alkan ve Çağlar Çorumlunun oyunculukları müthişti ama seviye düşüktü.Şarkıların sözlerini sanırım kimse anlayamamıştır.Ses düzeni iyi değildi.Bu arada final sahnesi biraz bana İntiharın Genel Provasının son sahnesini hatırlattı.Ölüp dirilme olayı gibi..Nedersiniz..Neyse seviyoruz seni Engin Alkan... |
Tiyatro Kursu Başlıyor! 3 Ekim'den itibaren her PERŞEMBE Kadıköy'de! Çalışanlara yönelik hobi sınıfı! Duyuru Panosu!
Son Eklenen Tiyatro Oyunları
Güncel Yazılar
Yazar olmak ister misiniz? Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...
Güncel Haberler
Tiyatro Dünyası'nı takip Edin | .. |
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|