| Tiyatro Kursu | Şirket Tiyatrosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
| Ana Sayfa | Hakkımızda | Yazılar | Haberler | Yazarlar | Tiyatro Oyunları | Tiyatro Grupları | Sanatçılar | Kaynak | Duyuru Panosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
AKM SENİN SESİN Yurdagül Yurtseven 29 Mayıs 1946 yılında yapımına başlanmış, 12 Nisan 1969 yılında ilk açılışı yapılmış.. İkinci açılış 6 Ekim 1978 de, düşünülen üçüncü açılış ise 29 Ekim 2013'dü. Ve AKM hala kapalı açılmayı bekliyor. Geçmişinden bugüne sürekli bir açılıp kapanma mevzusu kültür ve opera merkez binasının problemi haline geldi. Ben bunu hangi parti olursa olsun bürokrasinin bilinçli oluşturduğu aksaklıklarına ve önemsemeyişine bağlıyorum. Tüm siyasi partilere sesleniyorum "sanata çok daha fazla ilgi gösterin!" Bir bina bu kadar mı sorunlu hale getirilir? Sebep? Bir kültür binasından neden korkulur? Akm'nin hikayesine kısaca değinmek gerekirse; "1930'lu yılların ortalarında İstanbul'da batı türü sanat etkinlikleri için bir mekâna ihtiyaç duyulmasıyla, Taksim Meydanı'nda büyük bir opera binası yapılmasına karar verilir. Opera binası için, Auguste Perret tarafından hazırlanan ilk proje, ekonomik zorluklar sebebiyle uygulama aşamasında yarım kalır. Yarım kalan proje, 29 Mayıs 1946 da Vali ve Belediye Başkanı Dr. Lütfi Kırdar zamanında, Mimar Faruk Akçer ile Mimar Rükneddin Güney tarafından ele alınır ve büyük değişikliklere uğrayan projenin inşasına yeniden başlanır. Uygulamanın yavaşlığı sebebiyle, binanın tamamlanması planlanan tarihte, ancak binanın kaba inşaatı bitirebilir ve 1960 İhtilali ile inşaat üç sene durdurulur. Bu dönemin ardından, İstanbul Belediyesi çıkarılan özel bir yasayla, inşası tamamlanmamış binayı Bayındırlık Bakanlığı'na devreder. Bayındırlık Bakanlığı da opera binası olarak tasarlanan yapının bir kültür sitesine dönüştürülmesine karar verir. Bunun için de proje bürosunun başına Mimar Hayati Tabanlıoğlu getirilir.. çalışmalarına başlayan mimar, önceki projeyi kapsamlı bir şekilde inceler. O zamanın ekonomik ve siyasi koşullarına rağmen en iyi teknolojileri kullanmaya çalışır ve 1930'larda inşasına karar verilen yapı, Nisan 1969'da tamamlanarak hizmete açılır. O dönem Avrupa'nın ikinci büyük çağdaş sanat abidesi sayılan yapıya “İstanbul Kültür Merkezi” adı uygun görülür. Açılışın üzerinden iki sene geçmeden, 27 Kasım 1970 günü Arthur Miller'in ‘Cadı Kazanı' oynanırken çıkan yangında yapının büyük salonu ve sahnesi tahrip olur. Bina kapsamlı bir onarımdan geçirilir. Onarım yine Hayati Tabanlıoğlu tarafından yapılır. Onarımdan sonra yapı, bu kez Atatürk Kültür Merkezi adıyla yeniden açılır. İlk defa 1969 yılında dünyanın dördüncü büyük sanat merkezi olarak hizmete giren bina, Türkiye’de Cumhuriyet döneminin simge yapılarından biridir. Kültür Merkezi, 2008’den beri tadilat nedeniyle kapalıdır." Çok tuhaf... Neden kapalı? Ve hala bir işlem yapılmıyor? Yenileme ve restorasyon için 30 milyon liralık katkı sağlayan ve bu konuda “Sabancı Holding olarak, Kültür Bakanlığı ile yaptığımız protokol, Atatürk Kültür Merkezi’nin sadece restorasyonunu kapsamaktadır.” şeklinde açıklama yapan Sabancı Holding neden bir adım atamıyor? Ülkede neden sanatın-sanatçının ve sanat severlerin önüne sürekli bir engel konuyor? Korkunun sebebi AKM'nin geçmişten bugüne kadar 1 Mayıslara, grevlere, protestolara, eylemlere tanık olması mıdır? Ya da kültür binasının adında geçen "Atatürk" kelimesi midir? İstanbul'un en fazla uğrak yeri olan Taksim Meydanı'nda yer almasıyla başta gençler olmak üzere herkesin rahat ulaştığı ve sanatın insanları kısa sürede aydınlattığı, bilinçlendirme olgusundan mıdır? Korkunun sebebi bu mudur? Yoksa Gezi olaylarınında simgesi haline gelmesinden midir? Korkmanıza gerek yok... Sanat sizi sadece insan yapar. Alkışlarımla, Yurdagül Yurtseven Yazarın Tüm Yazıları Paylaş Tweet Beşiktaş Çarşı - ( 3/16/2015 ) O kadar güzel özetlemişsinizki kısa cümlelere büyük anlamlar yüklemişsiniz. Sizin gibi aydın insanlara bu ülkenin ihtiyacı var. İyi varsınız sizi seviyoruz ve Akm yi istiyoruz. Berna, Umut, Sinan, Evrim - ( 3/17/2015 ) Yazılarınızı zevkle okuyoruz sizi çok seviyoruz. Yüzünüzündeki güzellik cümlelerinizede yansıyor. Yeni fotoğrafınızda çok güzel ve şirin çıkmışsınız. Yüzünüzdeki gülümseme hep var olsun. Başarılar Selin - ( 3/17/2015 ) Son cümleyle çok iyi vurgu yapmışsınız. -Sanat sizi insan yapar- yazılarınızı sıkılmadan okuyorum. Çünkü aforizmalar var. Bu da sizin felsefi yeteneğinizin kanıtı. Sizin gibi gençlerin varlığından haberdar oldukça umutlanıyorum. Böyle mükemmel bir evlat yetiştirdikleri için annenizi ve babanızı tebrik ediyorum. Bu daha başlangıç mücadeleye devam. Sude Varan - ( 4/25/2015 ) Yazılarınızı hayranlıkla okuyoruz. Kısa, öz, sade ve etkileyici vurguların olduğu bir yazım tekniğiniz var. Düşüncelerinize katılıyoruz. Sizinle tanışmayı sohbet etmeyi çook çook istiyoruz. Cümlelerinizden anladığımız kadarıyla çok samimi, yüzünüz kadar yüreğide güzel olan ve de entelektüel birikime sahip birisiniz. Gülmek size çok yakışıyor hep gülümseyin. Sizin gibi genç aydınlar sayesinde bir gün AKM de buluşacağız. Sevgilerimizle... (Sude, Onur, Arda, Elva) |
Tiyatro Kursu Başlıyor! 3 Ekim'den itibaren her PERŞEMBE Kadıköy'de! Çalışanlara yönelik hobi sınıfı! Duyuru Panosu!
Son Eklenen Tiyatro Oyunları
Güncel Yazılar
Yazar olmak ister misiniz? Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...
Güncel Haberler
Tiyatro Dünyası'nı takip Edin | .. |
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|