IBB Sehir Tiyatrolari “Gençlik ve Tiyatro” Paneli Gerçeklesti…21 Mayis Pazar günü Kadiköy Haldun Taner Sahnesi’nde I.B.S.T’nin organize ettigi “Gençlik ve Tiyatro” paneli gerçeklestirildi. Panelin yöneticiligini tiyatrom.com yöneticisi ve Assitej Türkiye Üyesi A.Ertugrul Timur üstlendi.

Açikça Tiyatro Toplulugu ve www.herkesetiyatro.com ekibi olarak bizler de panelde dinleyici olarak bulunduk. Sizlerle paylasiyoruz :

Temel olarak “gençlik tiyatrolari mi gençlere yapilan tiyatro mu olmali” sorusunun cevabinin arandigi panelde; M. Nurullah Tuncer ( IBB Sehir Tiyatrolari Genel Sanat Yönetmeni),Yrd. Doç. Dr. Tülin Saglam (Assitej Türkiye Baskani-A.Ü. DTCF Tiyatro Bölümü Ögretim Üyesi),Yrd. Doç. Dr. Mustafa Sekmen (Assitej Türkiye ve Uluslar arasi Üniversite Tiyatrosu Birligi Üyesi-Anadolu Ü. Devlet Konservatuari, Coskun Irmak (Oyun Yazari-Ankara Devlet Tiyatrosu), Önder Öndemir (Yildiz Teknik Üniversitesi Oyunculari), Bora Severcan (Bilgi Üniversitesi Tiyatro Candela) söz aldilar.

Yrd. Doç. Dr. Tülin Saglam konusmasinda; 1965 yilinda kurulan ASSITEJ’in 80 ülkede örgütlenmis, tiyatro sanatina duyulan gereksinime saygidan dogan bir yapi oldugunu belirterek,Türkiye’nin 1990 yilinda bu yapiya üye oldugunu söyledi.

Gençlik tiyatrolariyla ilgili bir kavram karmasasi yasandigini ifade eden Saglam; ulusal ve uluslar arasi platformlarda gençlik tiyatrosuyla ilgili belirlenen yas sinirinin, tam olarak kabul görmese de 25 oldugunu belirtti. Bunun yani sira halen ögrenimine devam eden kisilerin gençlik grubu dahilinde degerlendirilebilecegini ,bunlara karsin gençlik tiyatrosunun hedef kitlesinin belirlenebilmesinin oldukça zor oldugunu, ödenekli profesyonel tiyatrolarda gençlik tiyatrosu izleyemedigini söyledi.

Yrd. Doç. Dr. Tülin Saglam, ASSITEJ’in ülkeye yeni oyun kazandirma çalismalari dogrultusunda 5 Isveç oyununun çevirisinin tamamlandigini, 1 Hirvat,9 Alman oyununun çevirisinin ise yakin zamanda tamamlanacagini belirtti.

Yrd. Doç. Dr. Mustafa Sekmen ise Üniversiteler Birligi’nin amaçlari arasinda; festivaller düzenlenmesi, tiyatro sorunlarinin tartisilarak çözümler gelistirilmesi, tiyatroya olan ilginin çogaltilmasinin saglanmasi vb. bulundugunu belirterek cinselligin gençlik tiyatrosuyla bagdastirilmasini dogru bulmadigini söyledi. Ifade özgürlügü düzleminde gençlik tiyatrolarinin olusmasi gerektigini düsünen Sekmen; gençlik günlerine yogun olarak üniversite topluluklarindan katilim oldugu için, gençlik tiyatrolarinin üniversite tiyatrolari olarak algilandigini söyledi.

Coskun Irmak; tiyatronun gençlik tiyatrosu-yetiskin tiyatrosu gibi siniflandirmalarla ayrismasini dogru bulmadigini belirterek, “neden gençlik oyunlari yazilmiyor” sorusunu “bilmiyorum” diyerek yanitladi. “Tiyatro tektir; kesin çizgilerle ayrilmasi yanlistir” diyen Irmak somut öneri olarak ödenekli tiyatrolarda yogun sanatsal mesajlar veren oyunlarin sergilenmesi yerine gençlik tiyatrolarina da yer verilmesi gerektigini söyledi.

Yildiz Teknik Üniversitesi Oyunculari adina söz alan Önder Öndemir; gençlik tiyatrolari-gençlere yapilan tiyatro konusunda kavram karmasasi yasadigini, 26 yasinda biri olarak özellikle gençler için yapilan bir tiyatro oyununa gitmek istemedigini söyledi. Oyun seçimine topluluk olarak hep birlikte karar verdiklerini ifade eden Öndemir; klasik oyunlarin tercih edilebilecegini ancak günümüz kosullariyla yorumlanmasi gerektigini belitti.

Oyunlarini sahnelerken bir derdi paylasmak ve aktarmak yolunda ilerlediklerinin üzerinde durarak Sehir Tiyatrolarinda oyun izlerken de bu amaca hizmet edildigini görmek istediginden bahsetti.

Bilgi Üniversitesi Tiyatro Kandela adina konusan Bora Severcan da tiyatronun gençlik oyunu ve diger oyunlar gibi ayrilmasini yadirgadigini belirterek; tarihte yasanan önemli olaylarin günümüz kosullariyla yorumlanmasi gerektigi konusunda farkli düsündügünü, yasanan pek çok seyin hala ayni kaldigini söyledi. Tiyatroya keyif almak amaciyla basladiklarini söyleyen Severcan; bu sezon sergiledikleri “Hair” adli müzikalde ciddi bir izleyici kitlesine ulastiklarini ve bu oyunu sergilemeye karar verdikleri andan itibaren tiyatroya daha bilinçli bakmaya basladiklarini ifade etti.

Panelde son konusmaci olarak söz alan M. Nurullah Tuncer; gençligin yapisi itibariyle muhalif oldugunun altini çizerek; gençlik tiyatrosu yerine karsit tiyatro kavraminin benimsenmesi ve karsit tiyatronun kendini var etmenin yolunu bulmasi gerektigini ayrica tiyatroda farkli tarz ve yaklasimlarin sahneye tasinmasinin zorunlu oldugunu vurguladi.

Panel, ikinci bölümde karsilikli soru-cevaplarla sürdü, katilimcilara günün anlam ve ehemmiyetine binaen birer küçük hatira verilmesiyle sonlandi.

Ardindan “Neden“ isimli performans sunuldu.