| Tiyatro Kursu  | Şirket Tiyatrosu
Tiyatro Dünyası
Tiyatro Dünyası Bu Sahnede...
 
Ana Sayfa  |  Hakkımızda  |  Yazılar  |  Haberler  |  Yazarlar  |  Tiyatro Oyunları  |  Tiyatro Grupları  |  Sanatçılar  |  Kaynak  |  Duyuru Panosu  |
Üstün Akmen Söyleşisi - Anlattıklarım önemsiz ama iyi yazarım
Özlem Özdemir



Türkiye'nin az sayıda tiyatro eleştirmeninden biri, yazar Üstün Akmen. Tiyatro, müzik ve edebiyatla örülü dünyasında yazının ayrı bir yeri var; yayımlanan 11. kitabı vesilesiyle konuştuğumuz Akmen, 'Önemin yazılanda değil, anlatılanda olduğunu savunuyorum. Anlattığım bir şey yok ama anlatımım iyi' diyor.

Önem bakışımızda mı, bakılanda mı? Anlatılan mı önemli, anlatan mı?' Sahi, sizce hangisi? Bu sorular Artshop Yayıncılık tarafından yeniden basılan Üstün Akmen'in 'Kör Bakkalın Gözleri' kitabının arka kapağından. Üstün Akmen, bir İstanbul beyefendisi, tiyatro, müzik, edebiyat ama ille de yazmak onun hayatının vazgeçilmezleri. Uluslararası Tiyatro Eleştirmenleri Birliği Türkiye Merkezi Genel Başkanı. Evrensel, Tiyatro Tiyatro Dergisi, TEB Oyun ve çeşitli internet sitelerinde tiyatro eleştirileri yazıyor. Bugüne dek 11 kitap yazdı. 50 yıllık yazarlık yaşamını geçtiğimiz günlerde kutlayan Üstün Akmen, aynı anda çıkan iki yeni kitabını anlattı...

- İki yeni kitabınız aynı anda yayımlandı, neden?
'Tiyatroda Ayna Var', her sene çıkartmaya çalıştığım, sezona dair eleştirilerin özeti gibi bir kitap. 'Kör Bakkalın Gözleri' ise talihsiz bir kitaptır. İlk kez 1999'da Aksoy Yayıncılık tarafından 1.000 adet basıldı. İkinci baskısı yapıldığında daha piyasaya çıkmadan Erol Aksoy iflas etti, el konulan mallarının arasında bu kitap da vardı. İlk baskının ardından çok değerli yazarlardan eleştiriler geldi. İşte bu yeni baskıda onlara da yer verdik. Öyküler müzikle birleştiği için de adı 'Senfonik Öykü'dür.

- Müzik geçmişinizin de buna katkısı olmalı?
Elbette. Uzun süre şarkı söyledim, çok da popüler oldum. Benim için klasik müzik bir şey anlatır, bunu da bir senfoni gibi anlatmak istedim, akıp gitsin diye.

- Kitabın arkasında bir soru var: 'Önem bakılanda mı, bakışımızda mı?' Ben de bu soruyu size soruyorum, önem sizce nerede?
Önemin yazılanda değil, anlatılanda olduğunu yani anlatanın önemli olduğunu savunuyorum bu kitapta. Bu bir tez, uyulur uyulmaz... Anlattığım bir şey yok ama anlatımım iyi.

- Bu biçim kendini mi yarattı, siz mi yarattınız?
Evvela düşünüyordum ama sonra kendini yarattı doğrusu. Anlattığım önemsiz olsun da yazışım iyi olsun diye hep düşünüyordum, yaptım bu kitapta.

KİTAPTAKİ YAZAR BENİM

- Kendi cenazesini anlatan bir yazar var kitapta. Ne kadarı sizsiniz?
Esasında tamamı benim. Anlatıcı koydum bir de.

- Yazar anlatıcıyla sürekli bir çatışma halinde. Bunu gerçekliği sağlamak için mi tercih ettiniz?
Evet, tamamen bu sebeple yaptım. Anlatıcı benim sesimi soluğumu kesiyor, öyküyü yola sokuyor, dağılmasını önlüyor ve açıklama getiriyor, öyküyü 'şu tempoda okuyun' diyor.

- Sorgulama, kitabın en belirgin duygusu gibi geldi bana...
Evet, yazar kendini sorguluyor, çevresindekileri de tabii. Hamlet öyküsünde acıyı vurguluyor ya da sevgilisini kendinden daha çirkin bir adamın kollarında görüyor.

- Kendinizi çok sorguladığınız için mi sorgulama bu kadar yer buluyor kitapta?
Doğru, ben kendimi çok sorgularım, özellikle yeni yıl başlangıçlarında çok muhasebe yaparım. Bu yıl neler yaptım; ne iyiliklerim oldu ya da ne kötülük yaptım gibi. Onların da etkisi var doğrusu.

- Öykülerde patlıcanlı pilav, vazo, mahalle, çocukluk bolca geçiyor. Geçmişe duyulan bir özlem mi?
Evet, geçmişe bir özlem söz konusu... Öyküde anlatılan yer Üsküdar'da doğduğum, Osmanlı'dan kalma büyük bahçeli bir köşk; Kör Bakkal Sokağı da köşkün olduğu sokak. Çok severdim o köşkü, büyükannem otururdu. Kitaptaki bütün karakterler gerçek.

- Kitabın kurgusuyla okurun başka şeyler düşünmemesine imkan yok, niye hikayede kalmamıza izin vermediniz?
Amaç biraz da buydu. Edebiyatı kullanmadan olmazdı ama mümkün mertebe anlattığım hikayede gerçek olmaya çalışıyorum. Cenazelerde yakın dostlar kitaptaki gibi konuşurlar... Gerçi şimdi Hasan Pulur'un deyişiyle 'cenaze kokteyli' oluyor ama benim cenazem de kitaptaki gibi olsun mesela.

- 50 yılda 11 kitap, sayısız eleştiri yazısı... Yazı hayatınıza nasıl girdi?
Başlangıç ilkokula dayanıyor. Dördüncü sınıftaydım, öğretmen bir kompozisyon ödevi verdi. Herkesin ödevini okudu, bana gelince, 'Nereden çaldın bunu?' dedi, bir de tokat attı. Çok bilendim ona. Oradan başladım ama benim için milat 1961 yılıdır çünkü ilk defa İmece Dergisi'nde yazım yayımlandı. O zamanlar İmece'de Sabahattin Eyüboğlu, Sabahattin Ali, Talip Apaydın gibi hepsi çok tanınmış isimler yazıyordu. Tiyatroya ise hep ilgim vardı.

AKM'yi işgal edeceğim, bunda ciddiyim

- Salonlar bir bir kapanıyor. Siz de AKM'yi işgal edeceğinizi duyurdunuz?
Artık tiyatronun, operanın, balenin kamuya ait olduğunu halkımıza doğrudan anlatmak gerekiyor. AKM bir kültür varlığıdır diyorum ve AKM'ye mal mantığıyla değil, kamu hizmeti veren bir kültür kurumu olarak bakılması gerektiğini savunuyorum. AKM'nin onarımı yılsonuna kadar başlatılmadığı takdirde, yeni yılın ilk ayı içinde tiyatro, opera, bale rejisörleri, balerinler, baletler, sahne teknisyenleri, müzisyenler, operacılar, ışıkçılar, koreograflar, kostümcüler, tiyatrocular, dramaturglar ve tüm aydınlarla birlikte camını-kapısını kırarak AKM'ye bizzat gireceğimi ve amacımıza ulaşıncaya kadar AKM'yi işgal edeceğimizi buradan alenen duyuruyorum.

- Sizin askerliğinizi Yılmaz Güney ile birlikte yaptığınızı okumuştum, doğru mu? Bir anınızı paylaşır mısınız?
'Yılmaz Güney'le birlikte Muş'ta 'sürgün alayı'ndaydık. Terhis olduktan sonra sinemacılarla bir yemek düzenlendi. Müthiş bir masa, başköşede Orhan Günşiray, Yılmaz Güney, bir de ben oturuyorum. Yılmaz elini rakıya atıyor, herkes atıyor; öyle bir durum. Yılmaz, bana 'Bir şarkı söylesene' dedi ve orkestraya iletti. Ama bir türlü çağırmadılar beni. O sinemacılardan biri kalktı, mekandaki cam sütuna bir vurdu, camlar indi. 'Nasıl Yılmaz ağabeyimin sözü yerine getirilmez?' diye ortalık birbirine girdi. Ben masanın altına girdim; çok matrak, öbür masanın altında da armatör Avni Meseretçioğlu var. Oradan çıktık, bana 'Buradan başka yere gideceğiz' dediğinde, 'Yok ağabey, sağ ol, bu gece bana yeter' dedim.

Özlem Özdemir
Akşam


Yazarın Tüm Yazıları


Paylaş      
Yorumlar

Bu Oyun Hakkındaki Görüşlerinizi Paylaşın !

İsim
Mail  (Yayınlanmayacak)
Yorum
Güvenlik Kodu= 33
Lütfen bu kodu yandaki kutuya yazınız
 

    Son Eklenen Yazılar     En Çok Okunan Güncel Yazılar
27 MART… UMUDUNU ARAYAN BİR GÜN (Ahmet Yapar)
YOKLAMA LİSTESİ (Skeç)
    Tüm Tiyatro Yazıları

    Bu Tarihte Yayınlanan Diğer Yazılar
    Bu yazının yayınlandığı tarihte gündemdeki diğer yazılar aşağıda listelenmiştir...

  • Vahşetten Can Acıtıcı, Can Alıcı Doğru Bir Kesit: DİSKO 5NO'LU (Üstün Akmen) - 1/12/2012
  • Yücel Erten -Barış- adlı oyun ile Ankara'da (Füsun Balkaya) - 1/12/2012
  • Üstün Akmen Söyleşisi - Egemen Kültüre Karşı Yeni Bir Tiyatro Anlayışına Gereksinim Var (Gamze Akdemir) - 1/12/2012
  • Stanislavski ile Yapılan Kurgusal Bir Röportaj - 2 (Erkan Küçük) - 1/11/2012
  • Şakayla Söyler (ama doğruyu söyler) Haldun Taner (Rengin Uz) - 1/11/2012
  • Yaşam Kaya'nın Keşanlı Ali Destanı ile ilgili yazısına Melih Anık'tan büyük tepki (Melih Anık) - 1/10/2012
  • Haldun Taner'den Çeşitlemeler (Hayati Asılyazıcı) - 1/4/2012
  • Repliğini Seç,Oyunu Seyret,Kendini Bul (Rosenbergler Ölmemeli) (Melih Anık) - 1/4/2012
  • Tiyatromuzda, tek seyircili yeni bir kavram ürünü: ÜçKişi (Üstün Akmen) - 1/4/2012
  • WC Giriş Hakkının Elde Ediliş Öyküsü: Sidikli Kasabası Müzikali (Üstün Akmen) - 1/2/2012
  • Üstün Akmen Söyleşisi - Anlattıklarım önemsiz ama iyi yazarım (Özlem Özdemir) - 1/2/2012
  • -Sidikli- mi? Orası da Neresi? (Aycan Akçamete) - 1/2/2012
  • Tiyatroda Eleştiri -Seçmek-le Başlar - İstemem Eksik Olsun (Melih Anık) - 12/30/2011
  • Tiyatro Artı'dan Sıra Dışı bir Gösteri… üçKİŞİ (İhsan Ata) - 12/28/2011
  • Kaderciliğin yadsınmasının öyküsü Bursa'da: Macbeth (Üstün Akmen) - 12/28/2011
  • Hüzün Kokulu LİMONATA (Rengin Uz) - 12/24/2011
  • Değişen ve gelişen Eskişehir (Hayati Asılyazıcı) - 12/24/2011
  • Ölümünden sonra değeri anlaşılan Oğuz Atay (Hayati Asılyazıcı) - 12/24/2011
  • Yönetmen Günersel Yazar Günersel'e Karşı:Bok Sosyolojisi (T.Su) (Melih Anık) - 12/24/2011
  • Stanislavski ile Yapılan Kurgusal Bir Röportaj 1 (Erkan Küçük) - 12/24/2011
  • İBBŞT Genç Günler ve Ufak Bir Hata (İBBŞT) (Melih Anık) - 12/23/2011
  • Bir Raftan – Bir Sahaftan: Yaşam-Oyun / İnsanda Tiyatro-Tiyatroda İnsan (Kadir Yüksel) - 12/23/2011
  • Stephens bu kere ne anlatıyor ya da neyi anlatamıyor: Bulanık (Üstün Akmen) - 12/21/2011
  • Yazın ve sahne sanatı arasındaki ince çizgide… - Ve Hep Birlikte Soldan Çıkarlar (Aycan Akçamete) - 12/19/2011
  • İktidar Hırsı ve Kösem Sultan (İhsan Ata) - 12/19/2011
  • Ali Poyrazoğlu Tiyatrosu'nda Beni Unutma (Üstün Akmen) - 12/16/2011
  • Yıldızlar sönmesin diye... (Tufan Taştan) - 12/16/2011
  • Sönmez Atasoy - Taziye Sayfası - Başsağlığı Mesajları (Taziye Sayfası) - 12/15/2011
  • Tiyatro ve onun geleceği üzerine bir analiz: Tiyatrounun Tarihsel Yolculuğunda Tiyatrocunun Rolü (Zafer Kılıç) - 12/12/2011
  • Şakayla Söyler Haldun Taner ve -Son Vicdani- Ali Erdoğan (Melih Anık) - 12/11/2011
  • İstanbul Devlet Tiyatrosu Yapımı -Ne Dersin Azizim- Oyununun İsveç Turnesi İzlenimleri (Savaş Aykılıç) - 12/9/2011
  • Tiyatro Ödülü Nasıl Olmalı? (Melih Anık) - 12/8/2011
  • War Horse'dan Myanmar Kukla Tiyatrosu'na (Melih Anık) - 12/8/2011
  • Bir Satge Projesi: BULUŞMAHAMLET (Üstün Akmen) - 12/7/2011
  • İnançlarını kendi seçen birinin dogmatik bataklığına gömülüşü: Alevli Günler (Üstün Akmen) - 12/7/2011
  • Ayıp Ettik (Hakan Yozcu) - 12/5/2011
  • Bu Oyun İzleyenleri Terletiyor… Yüksek Derece (İhsan Ata) - 12/5/2011
  • Disko 5 No'lu (Erkan Küçük) - 12/5/2011
  • Minik Kuşların Ciki (Erkul Eğilmez) - 12/5/2011
  • Tiyatro Merdiven'in Ne Oldu Bize Oyunundan İzlenimler (Savaş Aykılıç) - 12/5/2011


  • Tiyatro Kursu Başlıyor!
    12 Şubat'tan itibaren her PAZARTESİ Kadıköy'de!
    Çalışanlara yönelik hobi sınıfı!



    Duyuru Panosu!



    Son Eklenen Tiyatro Oyunları

         Güncel Yazılar

    Yazar olmak ister misiniz?
    Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...

    Mail Listemize Üye Olun

         Güncel Haberler
    Tiyatro Maydanoz, Nazım’ın Kadınları ile Sahnede
    Tekin Deniz: Dümbüllü kavuğunu kimseye devretmedi

    Tiyatro Dünyası'nı takip Edin
     
     |  ..