| Tiyatro Kursu  | Şirket Tiyatrosu
Tiyatro Dünyası
Tiyatro Dünyası Bu Sahnede...
 
Ana Sayfa  |  Hakkımızda  |  Yazılar  |  Haberler  |  Yazarlar  |  Tiyatro Oyunları  |  Tiyatro Grupları  |  Sanatçılar  |  Kaynak  |  Duyuru Panosu  |
Levent Kırca'dan 'Hoşçakalın' mektubu (10/30/2015)



Levent Kırca, onur ödülü aldığı törende hastaneden yazıp gönderdiği mektupla herkesi duygulandırdı.

Bu yıl beşincisi düzenlenen Bodrum Türk Filmleri Haftası kapsamında Bodrum Belediyesi, Bodrum Sinema ve Kültür Derneği ile Magazin Gazetecileri Derneği sanatçı Levent Kırca’ya Yaşam Boyu Onur Ödülü verdi. Kırca törene gönderdiği adeta “veda” niteliğindeki mektubuyla katılanları duygulandırdı. İstanbul’da devam eden tedavisi nedeniyle törene katılamayan sanatçının ödülünü oğlu Oğulcan Kırca aldı. Törene, oğlu tarafından okunması isteğiyle bir mektup da gönderen Kırca, “veda” niteliğindeki satırlarıyla katılanlara duygulu anlar yaşattı.

“1974’de TRT ile girdim hayatınıza. O günden bu yana baya bir zamanınızı aldım. 41 yıl… Teşekkür ederim size, anılarınızda bana yer açtığınız için.” sözleriyle başlayıp “Daha iyi bir dünyada görüşmek ümidiyle” şeklinde son bulan mektubunda Kırca, bugüne kadar aldığı tüm ödüllerden söz ederek aldığı ‘Yaşam boyu onur ödülü’ne ayrı vurgu yaparak, “Yaşamda yaptıklarınızın, varlığınızın ya da amacınızın topyekün mükafatlandırılması gibidir. Bu ödülün anlamı benim için çok büyük.’ dedi.

Törende kısa bir konuşma yapan Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon mektup için Levent Kırca’ya teşekkür etti. Kocadon, Kırca’nın çocukluk yıllarından bugüne kendisinde çok büyük anıları olan büyük bir sanatçı olduğuna vurgu yaparak, Türkiye’nin değerli bir sanatçısı olduğuna dikkat çekti.

İşte tam metni ile o mektup:

1974’de TRT ile girdim hayatınıza. O günden bu yana baya bir zamanınızı aldım. 41 yıl… Teşekkür ederim size, anılarınızda bana yer açtığınız için.

Hayatımda sayısız ödül aldım. Renk renk, biçim biçim. Altından olup da bir şey ifade etmeyeni de var, tenekeden olup da paha biçilmezi de. Aldığım ilk bir kaç ödülü çalışma masamın üstüne koydum. Çalışacak yer kalmayınca camlı bir dolaba koydum. Dolap isyan edince odamı onlara tahsis ettim. Evi istila ettiklerinde ise sokakta kaldım.
 
Arada bir onları ziyaret ettiğimde hiç dertleri olmadığını gördüm. Üzerlerindeki toza rağmen şikayet edeni yoktu. Hepsi yerini biliyordu. Birbirlerine saygılılardı. Hiç kavga etmediler. Birbirlerini yemediler. Bir arada mutlu mesut geçindiler.  Altından da olsalar, tenekeden de olsalar, hepsi birer ödüldü. Hepsi eşitti.

İki kardeş bir çorap yüzünden kavga edebilirler. Ama komşunun çocuğu sorun çıkardığında iki kardeş birlik olur. Ev sahibi ile kiracı arasında problem olduğunda, bina yıkılacaksa birlik olurlar. O öbürünün tepesinden halı sarkıttığında kavga eden komşular, mahalle maçlarında birlik olur. Hacısı, ateisti takımı gol attığında sarılır, ağlarlar. Düşman ülke sana savaş açtığında ülke birlik olur. Toprağım dediğin adamın her işine koşarsın. Memlekette yüzünü bile görmek istemediğin, başka şehirde canın, memleketlin olur. Toprak aynı toprak, biraz tozlu, biraz killi. Su aynı su, biraz berrak, biraz kireçli. İnsan olarak birbirimizi sahiplenmek, birleşebilmek için uzaylıların dünyayı istila etmesi mi gerekir?

Güzellikler paylaştıkça değerlenir, kötülükler çoğaldıkça kanıksanır.

Geçmişlerimiz ve benim jenerasyonumdaki insanlar için, eskiler her zaman daha güzel gelmiştir insana. Daha sağlıklı, daha diri, daha dertsiz gelmiştir. Daha adaletli, daha umutlu gelmiştir.

Eski zamanlar; ‘’Ah o eski zamanlardır’’..

Bu mektubumu sizlere ülkemizin değerli bir film festivali olan,  5. Bodrum Film Festivali vesilesiyle yazıyorum. O yüzden benim için yeri çok ayrı olan bir yönetmenden alıntı yapmakta sakınca görmüyorum. Woody Allen’ın Midnight in Paris filminde zaman atlamaları vardır. Film günümüzde başlar, basit ama fantastik bir yöntemle sürekli geçmişe gider. Filmde o geçmiş dönemler içerisinde Ernest Hemingway, Dali, Picasso, T.S. Elliot, Edgar Dega, Luis Bunuel gibi önemi tartışılmaz insanlara rastlarız. Hepsi, hangi dönemde yaşıyor olurlarsa olsun, kendi geçmişlerinin her zaman daha iyi olduğunu ve ona özlem duyduklarını belirtirler. Hepsinin ağzından ‘’Ahh, o eski zamanlar’’ cümlesini bir kez duyarız. Filmin ana önermesi ise sonunda en güzel ânın, içinde bulunduğun, yaşadığın an olduğunu belirtir.

Yaşadığımız şuan..

Şuan.. Elinizden yaşam boyu onur ödülünü alıyorum. Ödül vermek onore etmektir. Almaksa onore olmak. Düşünüp, cesaret edip, bir şeyi hayata geçirdiğinizde, birileri için değer görüyorsa, sizi ödüllendirirler. Bunun karşılığı maddi karşılığından büyüktür. O işiniz için ödül alırsınız. Yaşam boyu onur ödülü ise, yaşamda yaptıklarınızın, varlığınızın ya da amacınızın top yekün mükafatlandırılması gibidir. Bu ödülün anlamı benim için çok büyük.

Bu ödülü de eve götüreceğim. Ama diğer ödüllerin arasında baş köşeye koymayacağım. Ödülsen ödüllüğünü bil. Diğerleri neredeyse oraya, yanlarına koyacağım. O da onlarla birlikte tozlanacak. Onlardan biri olacak. Yaşam boyu onur ödülü de olsan, Cumhuriyet altını da olsan, kimseye ayrı gayrı yapamam.  Diğerleri tozlu raflarda dururken, sana saray şeklinde dolap yapmayacağım. Çünkü ödül de olsan, sana hak ettiğin anlamı veren içinde bulunduğu dolabın büyüklüğü ya da şekli değil, bizim sana verdiğimiz değerdir.

İster misin şimdi böyle dedim diye, bu ödül beni mahkemeye versin?

Güzel şeyler paylaşabildiysek sizinle, ne mutlu bana. Benim jenerasyonumda bir insan çabalarının meyvesini görememe durumuna mı üzülmeli, yoksa daha kötülerini yaşamayacak olduğu için teselli mi bulmalı şuan bilemiyorum.

Yine Woody Allen, ‘’Bir yönetmenin en büyük hatası, bu kötü senaryoyu çekerek adam ederim demesidir’’ der. Siz de yönetmensiniz. Ailenizi yöneten, işinizi yöneten.. Etrafınızı yöneten. ‘’Şu an’’, yöneten. Birlik verip bu senaryoyu değiştirin ki, filminiz de iyi olsun.

Dik durun.. Adil olun, sabırlı olun, enerjinizin sirayet etmesine müsaade edin. Daha iyi bir dünyada görüşmek ümidiyle. Atatürkle kalın, Cumhuriyetle kalın, hoşçakalın!!



Paylaş      
Yorumlar

Bu Haber Hakkındaki Görüşlerinizi Paylaşın !

İsim
Mail (Yayınlanmayacak)
Yorum
Güvenlik Kodu= 804
Lütfen bu kodu yandaki kutuya yazınız
 


    Güncel Haberler     En Çok Okunan Haberler
Tiyatro Maydanoz, Nazım’ın Kadınları ile Sahnede
Hangisi Karısı, 5. Sezonunda!
    Tüm Haberler

    Bu Tarihte Yayınlanan Diğer Haberler
    Bu haberin yayınlandığı tarihte gündemdeki diğer haberler aşağıda listelenmiştir...

  • Arturo Ui'nin Önlenebilir Tırmanışı, 23 Ekim'de Kadıköy Halk Eğitim Merkezi'nde (10/30/2015)
  • Erhan Yazıcıoğlu Röportajı: İnadına Barış, Mutlaka Barış (Balçiçek İlter) (10/30/2015)
  • Yatak Odası Diyalogları, 4. Sezonunu Açıyor: Sezonluk Değil, Ömürlük Bir Oyun (10/30/2015)
  • Omar bin Hattab, 5 Kasım'da Kadıköy Halk Eğitim Merkezi'nde (10/30/2015)
  • İstanbul Devlet Tiyatrosu'nda Bu Hafta (19-25 Ekim 2015) (10/30/2015)
  • HANGİSİ KARISI, 21 Ekim'de Kozzy AVM, 23 Ekim'de Akatlar KM'de (10/30/2015)
  • Şehir Tiyatroları'nda Bu Hafta (14-17 Ekim 2015) (10/30/2015)
  • Eskişehir Şehir Tiyatroları'nda Çocuklar İçin Drama Kursu Başladı (10/30/2015)
  • Tiyatro Tek Ağaç, Yol Oyunuyla 19 Ekim'de Tatavla Sahne'de (10/30/2015)
  • OYÇED: Barışı Destekleyen Her Kurumun Yanındayız (10/30/2015)
  • Levent Kırca'dan 'Hoşçakalın' mektubu (10/30/2015)
  • Levent Kırca vefat etti (10/30/2015)
  • Eskişehir Şehir Tiyatroları Töre Oyununun Provalarına Başladı (10/30/2015)
  • Şehir Tiyatroları, Emekli Sanatçısı Argun Kınal'ı Yitirdi (10/30/2015)
  • Cyrano de Bergerac, Yeniden Şehir Tiyatroları'nda (10/30/2015)
  • YAP İstanbul Modern'in son etkinliği: Taldans 'Dolap' (10/30/2015)
  • Craft Tiyatro'nun Personel Oyunu Sezona Kapalı Gişe Başladı (10/30/2015)
  • Titanik Orkestrası, yoğun istek üzerine 3. Sezonunda... (10/30/2015)
  • Onur Ayan'dan Balıkesir'e 'En İyi Yönetmen' Ödülü (10/30/2015)
  • Ayaktakımı Arasında, Orhan Alkaya Rejisiyle Şehir Tiyatroları'nda (10/30/2015)
  • Karaköy sokaklarında Farklı Bir Deneyim!: O'ndan Sonra (10/30/2015)
  • Şehir Tiyatroları, Usta Sanatçısı Tomris İncer'i Yitirmenin Üzüntüsünü Yaşıyor (10/30/2015)
  • Semaver Kumpanya Ekim 2015 Programı (10/30/2015)
  • Küçük Salon, Ekim 2015 Bülteni (10/30/2015)
  • Tatavla Sahne Ekim'de 20 temsille perde açıyor (10/30/2015)
  • Dionysos Tiyatro Şenliği Gönüllüler Hareketi Toplantıları Basın Bülteni (10/30/2015)
  • Fosforlu Bir Yaşam, Buruk Bir Aşk: Fosforlu Müzikali Başlıyor (10/30/2015)
  • Bakırköy Belediye Tiyatroları'nda Ekim 2015 (10/30/2015)
  • Ülkedeki ağır koşullar nedeniyle Tiyatro Keyfi'nde perdeler hep açık! (10/30/2015)
  • İstanbul Devlet Tiyatrosu'nda 1-4 Ekim 2015 (10/30/2015)
  • Edith Piaf 100 Yaşında İstanbul'da! (10/30/2015)
  • Cahide Sonku Müzikali 1 Ekim'de Başlıyor (10/30/2015)
  • Türk Tiyatrosunun Duayenlerinden Beklan Algan Mezarı Başında Anıldı (10/30/2015)
  • Oyun Atölyesi, Yeni Sezona 1 Ekim'de Başlıyor (10/30/2015)
  • 18. Uluslararası İstanbul Kukla Festivali'nin Biletleri Satışa Sunuldu (10/30/2015)
  • Tiyatro SALT -EKİM 2015 - Oyun Tarihleri (10/30/2015)
  • GalataPerform atölyelerinde ünlü isimler... (10/30/2015)
  • Erhan Yazıcıoğlu, Levent Üzümcü'yü Savundu: Sezar'ın Hakkı Sezar'a (10/30/2015)
  • Genç Karagözcüler Beyoğlu'nda Yetişecek (10/30/2015)
  • Ekip Tiyatrosu, İki Kapılı Ev ve Avrupa Oyunlarıyla Sezona Başlıyor (10/30/2015)
  • Kumbaracı50, 1 Ekim'de yeni sezonu açıyor! (10/30/2015)


  • Tiyatro Kursu Başlıyor!
    1 Mayıs'tan itibaren her ÇARŞAMBA Kadıköy'de!
    Çalışanlara yönelik hobi sınıfı!



    Duyuru Panosu!



    Son Eklenen Tiyatro Oyunları

         Güncel Yazılar

    Yazar olmak ister misiniz?
    Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...

    Mail Listemize Üye Olun

         Güncel Haberler
    Tiyatro Maydanoz, Nazım’ın Kadınları ile Sahnede
    Tekin Deniz: Dümbüllü kavuğunu kimseye devretmedi

    Tiyatro Dünyası'nı takip Edin
     
     |  ..